nicebayan
FD Üye
- Katılım
- Ara 24, 2016
- Mesajlar
- 94,678
- Etkileşim
- 2
- Puan
- 38
- Yaş
- 37
- Web sitesi
- nicebayan.com
- F-D Coin
- 95
Can Yücel (1926 12 Ağustos 1999), dünyaca bilinen modern Türk şairdir Kullandığı barbar fakat dostça dil ile Türk şiirinde farklı bir stil yaratmıştır
Can Yücel, 1926'da İstanbul'da doğdu Eski Milli Eğitim Bakanı Hasan Ali Yücel ’in oğludur
Ankara ve Cambridge üniversitelerinde Latince ve Yunanca okudu Değişik elçiliklerde çevirmenlik, Londra ’da BBC ’nin Türkçe bölümünde spikerlik yaptı
Askerliğini Kore ’de yaptı 1958 ’de Türkiye ’ye döndükten sonradan bir vakit Bodrum ’da turist rehberi olarak çalıştı Ardındaki egemen çevirmen ve şair olarak yaşamını İstanbul ’da sürdürdü 1956 yılında Güler Yücel ile evlendi Bu evlilikten iki kızı (Güzel ve Su) ve bir oğlu (Hasan) oldu
Son yıllarında Datça ’ya yerleşti ve her hafta Leman, her ay Öküz dergilerinde yazıları ve şiirleri yayımlandı Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel`e hakaretten yargılanan Yücel, 18 Nisan seçimlerinde ÖDP`nin İzmir 1 sıra milletvekili adayı oldu 12 Ağustos 1999 gecesi ölen şair, fazla sevdiği ayçiçeği çiçekleriyle uğurlanarak Datça'ya gömüldü
Yazarlığı:
Can Yücel, 19451965 yılları arasında `Yenilikler`, `Beraber`, `Seçilmiş Hikayeler`, `Arkadaş`, `Sosyal Hak`, `Şiir Sanatı`, `Dönem`,`Yemin`, `İmece` ve `Papirüs` adlı dergilerde yazdı Daha sonraları `Yeni Dergi`, ‘Birikim`, `Sanat Emeği`, `Yazko Edebiyat` ve `Yeni Düşün` dergilerinde yayımladığı şiir, yazı ve çeviri şiirleri ile tanınan Yücel, 1965`ten sonradan siyasal konularda da ürün verdi 12 Mart 1971 döneminde Che Guevara ve Mao'dan çeviriler yaptığı gerekçesiyle 15 yıl hapse hükümlü oldu 1974 ’de çıkarılan genel afla dışarı çıktı Dışarı çıkışının gerisinde hapiste yazdığı Bir Siyasinin Şiirleri adlı kitabını yayımladı 12 Eylül 1980 sonrasında müstehcen olduğu iddiasıyla Rengahenkadlı kitabı toplatıldı
1962'de İngiltere'deyken, 1709 yılından kalma, Latin harfleriyle taş baskısı olarak basılmış bir Türkçe dilbilgisi kitabı bulması geniş akustik uyandırdı
Şiirlerinde argo ve müstehcen sözlere çok sık yer veren, böylece zaman zaman dikkatleri üzerine çekip koğuşturmaya uğrayan Yücel, birincil şiirlerini 1950 yılında `Yazma` adlı kitapta toplamıştır
Can Yücel, yergi ve toplumsal duyarlılığın ağır bastığı şiirlerinde, yalın dili ve buluşları ile dikkati çekti Can Yücel'in ilham kaynakları ve şiirlerinin konuları; doğa, ahali, olaylar, kavramlar, heyecanlar, duyumlar ve duygulardır Şiirlerinin çoğunda sevdiği ırk vardır 'Maaile' şairin kitaplarından birine koyduğu bir isim Can Yücel için ailesi çok önemlidir: eşi, çocukları torunları, babası Bu insanlarla olan sevgi doymuş yaşamı şiirlerine yansımıştır 'Küçük Kızım Su'ya', 'Güzel'e', 'Yeni Hasan'a Yolluk', 'Hayatta Ben En çok Babamı Sevdim' bu sevgi şiirlerinden bazılarıdır
Can Yücel ayrıca Lorca, Shakespeare, Brecht gibi ünlü yazarların oyunlarından çeviriler yaptı Shakespeare çevirileri (Hamlet, Kasırga, Bir Yaz Gecesi Rüyası) aslına tamamen emrindeki kalmasa da son derece başarılıdır Shakespeare'in ünlü 'to be or anekdot to be' sözünü 'bir olasılık daha var, o da ölmek mi dersin' şeklinde Türkçeleştirmiştir 1959'da ilk baskısı yayımlanan 'Her Boydan' adlı kitabında dünya şairlerinin şiirlerini bağımsızlık lakin çok başarılı bir biçimde Türkçeye çevirmiştir
Can Yücel'in Datça'daki evinin bahçesinde, üstünde imzasının bulunduğu taş
Her Şey Sende Dar
Yerin seni çektiği kadar ağırsın,
Kanatların çırpındığı kadar hafif
Kalbinin attığı dek canlısın,
Gözlerinin uzağı gördüğü kadar genç
Sevdiklerin kadar iyisin,
Nefret Edilen Şey ettiklerin dek kötü
Ne renk olursa olsun kaşın gözün,
Karşındakinin gördüğüdür rengin
Yaşadıklarını kâr sayma:
Yaşadığın kadar yakınsın sonuna; ne dek yaşarsan yaşa,
Sevdiğin kadardır ömrün
Can Yücel
*
Can Yücel, 1926'da İstanbul'da doğdu Eski Milli Eğitim Bakanı Hasan Ali Yücel ’in oğludur
Ankara ve Cambridge üniversitelerinde Latince ve Yunanca okudu Değişik elçiliklerde çevirmenlik, Londra ’da BBC ’nin Türkçe bölümünde spikerlik yaptı
Askerliğini Kore ’de yaptı 1958 ’de Türkiye ’ye döndükten sonradan bir vakit Bodrum ’da turist rehberi olarak çalıştı Ardındaki egemen çevirmen ve şair olarak yaşamını İstanbul ’da sürdürdü 1956 yılında Güler Yücel ile evlendi Bu evlilikten iki kızı (Güzel ve Su) ve bir oğlu (Hasan) oldu
Son yıllarında Datça ’ya yerleşti ve her hafta Leman, her ay Öküz dergilerinde yazıları ve şiirleri yayımlandı Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel`e hakaretten yargılanan Yücel, 18 Nisan seçimlerinde ÖDP`nin İzmir 1 sıra milletvekili adayı oldu 12 Ağustos 1999 gecesi ölen şair, fazla sevdiği ayçiçeği çiçekleriyle uğurlanarak Datça'ya gömüldü
Yazarlığı:
Can Yücel, 19451965 yılları arasında `Yenilikler`, `Beraber`, `Seçilmiş Hikayeler`, `Arkadaş`, `Sosyal Hak`, `Şiir Sanatı`, `Dönem`,`Yemin`, `İmece` ve `Papirüs` adlı dergilerde yazdı Daha sonraları `Yeni Dergi`, ‘Birikim`, `Sanat Emeği`, `Yazko Edebiyat` ve `Yeni Düşün` dergilerinde yayımladığı şiir, yazı ve çeviri şiirleri ile tanınan Yücel, 1965`ten sonradan siyasal konularda da ürün verdi 12 Mart 1971 döneminde Che Guevara ve Mao'dan çeviriler yaptığı gerekçesiyle 15 yıl hapse hükümlü oldu 1974 ’de çıkarılan genel afla dışarı çıktı Dışarı çıkışının gerisinde hapiste yazdığı Bir Siyasinin Şiirleri adlı kitabını yayımladı 12 Eylül 1980 sonrasında müstehcen olduğu iddiasıyla Rengahenkadlı kitabı toplatıldı
1962'de İngiltere'deyken, 1709 yılından kalma, Latin harfleriyle taş baskısı olarak basılmış bir Türkçe dilbilgisi kitabı bulması geniş akustik uyandırdı
Şiirlerinde argo ve müstehcen sözlere çok sık yer veren, böylece zaman zaman dikkatleri üzerine çekip koğuşturmaya uğrayan Yücel, birincil şiirlerini 1950 yılında `Yazma` adlı kitapta toplamıştır
Can Yücel, yergi ve toplumsal duyarlılığın ağır bastığı şiirlerinde, yalın dili ve buluşları ile dikkati çekti Can Yücel'in ilham kaynakları ve şiirlerinin konuları; doğa, ahali, olaylar, kavramlar, heyecanlar, duyumlar ve duygulardır Şiirlerinin çoğunda sevdiği ırk vardır 'Maaile' şairin kitaplarından birine koyduğu bir isim Can Yücel için ailesi çok önemlidir: eşi, çocukları torunları, babası Bu insanlarla olan sevgi doymuş yaşamı şiirlerine yansımıştır 'Küçük Kızım Su'ya', 'Güzel'e', 'Yeni Hasan'a Yolluk', 'Hayatta Ben En çok Babamı Sevdim' bu sevgi şiirlerinden bazılarıdır
Can Yücel ayrıca Lorca, Shakespeare, Brecht gibi ünlü yazarların oyunlarından çeviriler yaptı Shakespeare çevirileri (Hamlet, Kasırga, Bir Yaz Gecesi Rüyası) aslına tamamen emrindeki kalmasa da son derece başarılıdır Shakespeare'in ünlü 'to be or anekdot to be' sözünü 'bir olasılık daha var, o da ölmek mi dersin' şeklinde Türkçeleştirmiştir 1959'da ilk baskısı yayımlanan 'Her Boydan' adlı kitabında dünya şairlerinin şiirlerini bağımsızlık lakin çok başarılı bir biçimde Türkçeye çevirmiştir
Can Yücel'in Datça'daki evinin bahçesinde, üstünde imzasının bulunduğu taş
Her Şey Sende Dar
Yerin seni çektiği kadar ağırsın,
Kanatların çırpındığı kadar hafif
Kalbinin attığı dek canlısın,
Gözlerinin uzağı gördüğü kadar genç
Sevdiklerin kadar iyisin,
Nefret Edilen Şey ettiklerin dek kötü
Ne renk olursa olsun kaşın gözün,
Karşındakinin gördüğüdür rengin
Yaşadıklarını kâr sayma:
Yaşadığın kadar yakınsın sonuna; ne dek yaşarsan yaşa,
Sevdiğin kadardır ömrün
Can Yücel
*
Türkiye'nin en güncel forumlardan olan forumdas.com.tr'de forumda aktif ve katkısı olabilecek kişilerden gönüllü katkıda sağlayabilecek kişiler aranmaktadır.