Burhan Şeşen’den Orhan Gencebay’a: ‘Her İktidarla Nasıl Bu Kadar İçli Dışlı Olabildiniz?’

Sanatçı Burhan Şeşen, Orhan Gencebay'a "Yaklaşan MESAM seçiminde birkaç oy uğruna her türlü rezilliği yapabilecek insanların dümen suyuna nasıl gidebildiniz? Devletime saygılıyım mazeretiyle her iktidarla nasıl bu kadar içli dışlı olabildiniz?" diye seslendi.




Müzisyen Burhan Şeşen, meslektaşı Orhan Gencebay'ın kendisine yönelik olarak kullandığı "Müzisyenler için uğraşımızda hiçbir katkısı yok" ifadesine karşılık verdi.

Şeşen, Birgün gazetesinde yayınlanan yazısında sözlerine "Orhan ağabey, merhaba öncelikle selam eder, hürmetlerimi sunarım. Sizi tanımak sizinle birebir masada sohbet etmek, sizin anılarınızı, Karadeniz aksanıyla anlattığınız fıkraları birebir sizin ağzınızdan duymak bahtiyarlığına eriştiğim için çok memnunum. Sizin halinizi hatırınızı sorduğumda 'Berhudar ol' demenizdeki alçak gönüllülüğün, derin tarih ve astronomi bilginizin beni şaşırtmadığını söylersem palavra olur" diye başladı.

'Müzik kesimi kulisiniz değil'



Açıkça söylemem gerekirse sizin müziğiniz benim müzik anlayışıma epeyce uzaktı fakat yazdığınız kelamlar, o yıllarda rol aldığınız 'toplumsal içerikli' sinemalar her genç üzere beni de etkilemişti. Sonra çok çok yıllar geçti. İkimiz de bir meslek birliğinin idare konseyinde yan yana oturarak telif hakları ve hak sahipleri ismine bir hak uğraşına giriştik" ifadesini kullanan Şeşen, şöyle devam etti:

"Siz de daima söz ettiğiniz üzere üç alanda da hak sahibiydiniz. Eser sahibi, yorumcu ve üretimci. Bu yüzden dalın meselelerini en düzgün bilen ağabeylerimizden biriydiniz. 'Toplu hak yönetimi' toplu hareket edilerek alınır Orhan ağabey. Sizin tabirinizle '50 yıllık şöhret hayatınız' bunun önüne geçmemeli. Meslek birlikleri ve bu alanda çabalayan STK’ler sizin orkestra elemanlarınız, müzik dalı de sizin kulisiniz değil. Bir kez bu mevzuda anlaşalım.

Çok âlâ, çok ünlü bir müzisyen olmak bir müzik meslek birliğini düzgün yöneteceğimiz manasına gelmez. Yöneticilik -özellikle sanat alanında ise- farklı özellikler gerektirir. Bu birliklerde kelam sahibi olduğunuz vakit alkışı iktidar tarafından değil, üyelerinizden almanız gerekir. Ve de devletle masaya oturulduğunda şahsî münasebetler değil temsil ettiğiniz kurumun prensipleri gelir.

Aylardır müzik meslek birlikleri ve müzikle ilgili sivil toplum kuruluşları müzisyenlerin ve dalın nefes alabilmesi için çabalıyoruz. Bunların içinde kurumumu temsilen naçizane ben de varım. Ancak iktidarın borazanı bir gazeteye verdiğiniz bir demeçte 'Müzisyenler için gayretimizde Şeşen’in hiçbir katkısı yok' başlığı beni çok üzdü, sizi üzmedi mi? Hak takibi yapan bir meslek birliğinin bir vakitler lideri olarak sizin ağzınızdan çıkan ve de emeğe saygısızlık olan bu röportajı okuduğunuzda hiç mi yüzünüz kızarmadı? Benim Kültür Bakanlığı’nın yaptığı bu takviyesi sahiplendiğimi nerede gördünüz? 'Devreye girdik ve arkadaşlarımız için bunu yaptırdık' dediğimi öne süren bu kâğıt modülüne nasıl kandınız?"

'Hepimiz birer birer eksiliyoruz Orhan ağabey'



Devamında Gencebay'a "Bunca aydır çabalayan müzik meslek birlikleri, müzik ile ilgili vakıf ve derneklerin, Kültür Bakanlığı’nın emeğini nasıl bir çırpıda görmezden geldiniz?" diye seslenen Şeşen, "Ankara’ya giderken telefonla konuşmadık mı? 'Ağabey müzisyenler açlık hududunda. Aldığım randevular bunlar. Lakin sizin de çok geniş bir etrafınız var. Ziyaret etmem gereken öteki yer varsa ve dala dayanak sağlayacaksa lütfen söyleyin oralara da gideyim' demedim mi? Yaklaşan MESAM (Türkiye Musiki Yapıtı Sahipleri Meslek Birliği) seçiminde birkaç oy uğruna her türlü rezilliği yapabilecek insanların-özellikle müzisyen demiyorum- dümen suyuna nasıl gidebildiniz? Devletime saygılıyım mazeretiyle her iktidarla nasıl bu kadar içli dışlı olabildiniz?" ifadesini kullandı.'Hepimiz birer birer eksiliyoruz Orhan ağabey'

Şeşen, kelamlarını şöyle noktaladı:

"İktidarlar gelip süreksiz ancak sanatkarlar daima kalıcı. Birtakım ülkelerde devlet liderleri sanatkarlarını bir resepsiyonda görebilmek için can atarken, siz nasıl oldu da bu iktidarın yüzü oldunuz? Milyonlarca seveniniz vardı bir vakitler. Tahminen hâlâ vardır, bilemiyorum. Onlara karşı çok büyük bir borcunuz var. İktidarın değil halkın sesi olmak…

Hepimiz birer birer eksiliyoruz Orhan ağabey. Beni cenazelerde en çok etkileyen kısım nedir biliyor musunuz? Hocanın hakkınızı helal ediyor musunuz sorusuna verdiğimiz karşılıktır. Helal olsun… Helal Olsun… Helal Olsun… Buna uygun yaşayalım."

Şeşen, geçtiğimiz günlerde UYGUN Parti küme toplantısında konuşmuştu.