TESADUF BU YA!
Kopenhag'da bir genc doğum kliniğine girip danışmaya başvurdu:
— 48 numaralı odada
yatan genc kızla goruşmek
istiyorum
Nobetci hemşire sordu:
Hay hay! Siz nesi oluyorsunuz hastanın?
Ben mi? Erkek kardeşi?
Bu sırada hemşirenin yanında duran hanım hemen atıldı:
— Oyle mi? Cok memnun oldum tanıştığımıza Ben
de annesiyim
EVLİLİĞİN BOYLESİ
Nasrettin Hoca evlen* meye niyetlenir Eş dost bir hatuncağızı ove ove goklere cıkarırlar
Şoyle huylu!
Boyle soylu!
— Dunyalar guzeli Hoca'nın gonlunu celerler
Evlenirler Zifaf gecesi yuz gorumluğunu veren Hoca, gelinin duvağını kaldırır Aman Allah'ım! Cirkin bir gelin
Gelin hanım, kocasına sadakatini gostermek icin:
— Hoca efendi, akrabalarından kime goruneyim, ki
me gorunmeyeyim? diye sorar
Hoca şaşkın:
— Aman hatun, bana gorunme de kime gorunursen
gorun der
EŞEK BAŞI
İstanbul'a yeni gelen koylu, kuyumcu dukkanının vitrinini merakla inceliyordu Kuyumcunun cırağı, onunla alay etmek icin:
Hemşerim, dedi, ne bakıyor
sun oyle?
Hic Bu dukkanda ne satılır
diye merak ettim de
Cocuk guldu:
Eşek kafası satılır
Allah versin Alışverişiniz yolunda olmalı
Nereden bildin, dayı?
Baksana, koca dukkanda seninkinden başka kal*
mamış!
OĞRENCİ ŞİİRİ
Tembel bir oğrenci, yazılı kağı* dına şu satırları yazmış:
— Yuru boş kağıt, yuru Oğretmenin yuzunu gor de gel
Uc zayıfım vardı, dort oldu mu sor da gel
YAŞLILIK
Bir adam, arkadaşına hastalığından dert yanıyordu:
— Hele şu sağ bacağımdaki romatiz
manın verdiği acıya hic dayanamıyo
rum, dedi Nedeni nedir, acaba?
— Neden olacak, dedi oteki Yaşlılıktan
Bunların hepsi yaşlılık alametleri
Adam:
— Sacma, diye yanıt verdi Sol bacağım da sağ ba* cağım ile aynı yaşta O neden ağrımıyor?
Kopenhag'da bir genc doğum kliniğine girip danışmaya başvurdu:
— 48 numaralı odada
yatan genc kızla goruşmek
istiyorum
Nobetci hemşire sordu:
Hay hay! Siz nesi oluyorsunuz hastanın?
Ben mi? Erkek kardeşi?
Bu sırada hemşirenin yanında duran hanım hemen atıldı:
— Oyle mi? Cok memnun oldum tanıştığımıza Ben
de annesiyim
EVLİLİĞİN BOYLESİ
Nasrettin Hoca evlen* meye niyetlenir Eş dost bir hatuncağızı ove ove goklere cıkarırlar
Şoyle huylu!
Boyle soylu!
— Dunyalar guzeli Hoca'nın gonlunu celerler
Evlenirler Zifaf gecesi yuz gorumluğunu veren Hoca, gelinin duvağını kaldırır Aman Allah'ım! Cirkin bir gelin
Gelin hanım, kocasına sadakatini gostermek icin:
— Hoca efendi, akrabalarından kime goruneyim, ki
me gorunmeyeyim? diye sorar
Hoca şaşkın:
— Aman hatun, bana gorunme de kime gorunursen
gorun der
EŞEK BAŞI
İstanbul'a yeni gelen koylu, kuyumcu dukkanının vitrinini merakla inceliyordu Kuyumcunun cırağı, onunla alay etmek icin:
Hemşerim, dedi, ne bakıyor
sun oyle?
Hic Bu dukkanda ne satılır
diye merak ettim de
Cocuk guldu:
Eşek kafası satılır
Allah versin Alışverişiniz yolunda olmalı
Nereden bildin, dayı?
Baksana, koca dukkanda seninkinden başka kal*
mamış!
OĞRENCİ ŞİİRİ
Tembel bir oğrenci, yazılı kağı* dına şu satırları yazmış:
— Yuru boş kağıt, yuru Oğretmenin yuzunu gor de gel
Uc zayıfım vardı, dort oldu mu sor da gel
YAŞLILIK
Bir adam, arkadaşına hastalığından dert yanıyordu:
— Hele şu sağ bacağımdaki romatiz
manın verdiği acıya hic dayanamıyo
rum, dedi Nedeni nedir, acaba?
— Neden olacak, dedi oteki Yaşlılıktan
Bunların hepsi yaşlılık alametleri
Adam:
— Sacma, diye yanıt verdi Sol bacağım da sağ ba* cağım ile aynı yaşta O neden ağrımıyor?