Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

Son konular

BİYOLEMENTLER (ESER ELEMENTLER- MİNERALLER)

BİYOLEMENTLER (ESER ELEMENTLER- MİNERALLER)
0
303

makaleci

FD Üye
Katılım
Ocak 14, 2020
Mesajlar
87,772
Etkileşim
8
Puan
38
Yaş
37
F-D Coin
73


Eser Element Ne Demek?

Vücut ağırlığımızın %99’ u şu altı elementten oluşur. Oksijen (%65), karbon (%18), hidrojen (%10), azottan (%3), kalsiyum (%1.5) ve fosfor (%1). Vücudumuzun sağlıklı bir şekilde işlevini sürdürebilmesi için bu elementler dışında pek çok elemente ihtiyacı vardır. Bu mineraller(elementler) vücudumuz da son derece düşük oranda bulunması nedeni ile eser elementler olarak adlandırılsa da vücut fonksiyonlarımız açısından son derece önemlidir.

Eser Elementler Nelerdir?

Vücut ağırlığının %1’lik kısmını oluşturan eser elementler şunlardır: Potasyum(%0.35), sülfür (%0.25), sodyum(%0.15), magnezyum(%0.05), flor, bakır, demir, çinko, manganez, kobalt, selenyum, iyot, klor, krom, molibden, Lityum, stronsiyum, alüminyum, silisyum, kurşun, vanadyum, arsenik, brom.

Bu minerallerin diyetle yeteri oranda alınması çok önemli olmakla birlikte kontrolsüz şekilde tüketilmesi de son derece sakıncalıdır. Yüksek dozlarda toksik etkiler görülmesi kaçınılmazdır.

Eser elementler vücut fonksiyonlarının devamı açısından pek çok önemli olayda yer alır. Kısa kısa değinmek gerekirse:

Demir: Kan hücrelerinde hemoglobin yapısında yer alan demir oksijen taşınmasında görevlidir. Demir eksikliği halsizlik, yorgunluk, hastalıklara dirençte azalma ile kalp atışı ve solunum hızında yükselme ,baş ağrısı gibi etkilere yol açar.

Manganez: Hücre enerji üretiminden sorumlu mitokondrilerde yüksek oranda bulunur. Beyin-sinir sisteminin çalışmasında, tiroid fonksiyonlarında kemik ve kıkırdak gelişiminde rol oynar.

Magnezyum: Vücut için önemli pek çok enzimin işlevselliği için gerekli olan magnezyum aynı zaman da tüm hücrelerde enerji üretimi ve DNA sentezi için gereklidir. Aynı zamanda kalsiyum ve potasyum dengesi içinde önem arz eder. Eksikliğinde halsizlik, yorgunluk , kas krampları, nörolojik şikayetler( migren, dikkat dağınıklığı, uyku bozukluğu), kabızlık, ishal ,kalp ileti problemleri vb. olabilir.

Kobalt: B12 vitamin yapısında yer alır. Eksikliğine pernisyöz anemi( kansızlık) ve buna bağlı şikayetler oluşur.

Bakır: Melanin pigmenti oluşumunda ,sinir kılıfı, kas damar ve tendon gelişiminde önemli rol oynar. Bakırdan eksikliği zayıflık, tad alma bozukluğu, kan damarları ve kemiklerde narinliğe yol açar.

Çinko: Anne karnında gelişme aşamalarında DNA oluşumunda rol alır. Anne karnında eksiklik gelişim bozukluğu ve kalıtsal hastalılara yol açabilirken çocukluk çağında cüceliğe yol açabilir. Bunun dışında saç dökülmesi, cinsel gelişme bozuklukları ve şeker regülasyonunda bozukluklar görülebilir.

Molibden: Hücre içi nerji aktarımın reaksiyonları, bağırsak enzimlerinin işlevselliği ve vücuttaki bakır düzeylerinin kontrolünden sorumludur. Eksikliğinde güçsüzlük, halsizlik, yorgunluk, dispeptik yakınmalar görülebilir.

Krom: Şeker regülasyonunda insülin duyarlılaştırıcı olarak rol oynar.

Flor: Diş ve kemik sağlığı açısından önemlidir.

Selenyum: Eser miktarlarda iken temel bir besin olan selenyum, glutatiyon peroksidaz enziminin yapısında bulunur. Bu enzim de hücrelerde hidrojen peroksit ve organik peroksitlerin birikmesini engelleyerek kanser oluşumuna karşı vücudu korumaya yarar yani antioksidan görevi vardır. Ayrıca tiroid hormunu yapımında da rol oynar. Eksikliğinde tiroid hastalıkları ve kanser oranlarında artış söz konusudur. Yoğun tüketildiğinde ise kükürt yer değiştirerek ölümcül sonuçlara yol açabilir.
İyot: %80 i tiroid dokusunda yer alır. Tiroid hormonlarının üretilmesinde rol alır. Ülkemizde iyot eksikliği endemik olduğundan rafineri tuzlar iyotlu olarak satılır.

Sülfür: Mitokondride enerji üretiminde önemli olup elektronların taşınmasında, vitamin B1 (tiamin) ve biotin çevriminde ve enerji üretimi döngüsünde, antioksidan olan glutatyon sentezinde ve insülin hormon üretiminde rol alır. Sülfür eksikliği yaygın olup insanlarda şişmanlık, kalp hastalığı ve yetmezliği, Alzheimer’s hastalığı, süreğen yorgunluk, kanser gelişimi gibi hastalık ve yakınmalara neden olmaktadır.

Sodyum, potasyum, klor: Bu kan tuzları vücut için elektrik aktiviteden sorumludur. Noksanlığında kalp ileti bozuklukları halsizlik, yorgunluk, bitkinlik, bulantı, kusma, baş ağrı, baş dönmesi, koma vb gibi semptomlara neden olabilir.
Lityum, stronsiyum, alüminyum, silisyum, kurşun, vanadyum, arsenik, brom, kalay gibi elementler son derece düşük oranlarda bulunmakla beraber vücut işlevleri ile ilgili bilgiler sınırlıdır.

Eser Element eksikliği Çok Sık Görülür mü?

Sağlıklı ve dengeli beslenen bir insanda teorik olarak bu sayılan elementlerin noksanlığı pek alışılmış bir durum olmamakla beraber son yıllarda yapılan bazı çalışmalar düşünüldüğünden daha sık olduğunu ortaya koymaktadır.

Eser Element Eksikliğinin Nedenleri:

Toprakların verimsizleşmesi: Yapay gübre kullanımı, aşırı sulama, seracılık ,ilaçlama vb gelişmeler ürün üretilme süreçlerinde ve verimlilikte artışa yol açsa da mineral yönünden fakir topraklarda yetişen bitki örtüsü ve dolayısı ile hayvansal ürünlerde mineral eksikliği çağımız için sorun oluşturmaktadır

Yumuşak içme suyu tüketimi: İşlenmiş ve filtre edilmiş sularda mineral yönünden fakirdir.
Alkol: Beraberinde dengesiz beslenme söz konusu olduğundan mineral eksiklikleri sık görülmektedir.

Kullanılan bazı ilaçlar: Tansiyon ve kalp hastalıklarında kullanılan bazı ilaçlar, hormonlar yada kimi antibiyotikler böbreklerden elementlerin atılımını arttırarak noksanlığa neden olabilmektedir.
Bazı kronik hastalıklar: Çölyak, inflamatuvar barsak hastalıkları gibi barsak emilimini bozan hastalıklar geçirilen cerrahi girişimler ve beslenmeyi bozan hastalıkların tümünde eser element noksanlığı gelişebilmektedir.

UNUTULMAMASI GEREKEN!!!

Eser elementlerin kandaki yüksek düzeyleri çok ciddi sonuçlara yol açabilir. Bu nedenle noksanlığını düşündüren şikayetler ve hastalıklar söz konusu ise tedavisi öncesi mutlaka kan düzeylerinin tayini gerekir. Sağlıklı ve dengeli bir beslenmenin bir parçası olarak organik ürünlerin tüketilmesi de ayrıca önem arz eder.


 

Similar threads

Doğada yaygın bir şekilde bulunan inorganik maddelere Mineral adı verilmektedir Mineraller vücudun %4’ lük bir bölümünü oluştururlar ve vücut sıvılarının, sağlıklı sinir işlevlerinin, kan ve kemiklerin oluşumu ile kas gücünün düzenlenmesinde önemli rol oynarlar İyi bir kemik yapısı...
Cevaplar
0
Görüntüleme
152
Minerallerin Sağlığa Faydaları İnsan vücudunda bulunan minerallerin listesi ve yararları: Bor Bu mineral, optimal kemik sağlığını, beyin fonksiyonunu, yaşlanma süreçlerini ve cinsel sağlığı iyileştirme ve korumada önemli bir rol oynar. Ayrıca kanser, Alzheimer hastalığının tedavisinde ve kas...
Cevaplar
0
Görüntüleme
147
Tiroid bezi, boyunda adem elması olarak bilinen çıkıntının hemen altında, nefes borusunun önünde bulunan 15-20 gr ağırlığında bir bez olup görevi tiroid hormonu yapmak, depolamak ve kan dolaşımına vermektir. Tiroid bezinin ham maddesi olan iyot, vücudumuzdaki tüm hücreler üzerinde etkili olup...
Cevaplar
0
Görüntüleme
109
İyot, vücudun önemli besin maddelerinden biri, tiroid fonksiyonunun düzenlenmesinden, sağlıklı bir metabolizmanın desteklenmesinden , büyüme ve gelişmede yardımcı olmasından ve kanser gibi bazı kronik hastalıkların önlenmesinden sorumlu kabul edilir Bu makale , iyot yetersizliğinin yol açtığı...
Cevaplar
0
Görüntüleme
138
Mikro besinler, çeşitli hastalıkların ve durumların önlenmesi ve tedavisi ile fiziksel ve zihinsel işleyişin optimizasyonu dahil olmak üzere insan beslenmesinde önemli rol oynarlar Mikro besinleri anlamak, sağlığını korumak veya geliştirmek isteyen herkes için önemlidir Vücudumuz oldukça...
Cevaplar
0
Görüntüleme
108
858,505Konular
982,838Mesajlar
33,077Kullanıcılar
Lequste44Son üye
Üst Alt