Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

Benlik, Kişilik Ve Kimlik

Benlik, Kişilik Ve Kimlik
0
183

iltasyazilim

FD Üye
Katılım
Ara 25, 2016
Mesajlar
0
Etkileşim
17
Puan
38
Yaş
36
F-D Coin
14
Benlik, Karakter Ve Kimlik nedir
Ego, Karakter Ve Kimlik hakkında veri

Ego, Karakter Ve Kimlik

Ego (self), aslında insan zihninin sosyal tecrübelerle formlanan ve potansiyel haldeki yapı bütünlüğüdür Kimlik ise, sosyal olarak şekillenmiş bu potansiyelin iradî bir kararlılıkla dışa yansıyan halidir1 Fizikî çevre, sağlık durumu şartları, biyoloji ile ilgili servet gibi diğer faktörlerin yanı sıra, bütün sosyal faktörler, benliğin oluşumuna katılırlar Bunların yanı sıra gurup tecrübesi ve ferdîn kendine has olan tecrübesi de kişiliğin gelişmesini devam ettirir

Benliğin gelişmesi süreci, sosyal hayata paralel olarak, ferdîn bütün hayatı baştan başa devam etmektedir Bu açıdan değerlendirince, benliğin esasında, sosyal faktörlerin sürekli işlendiği ve neticede davranış biçimlerinin oluşturulduğu bir bölge olduğu söylenebilir Benliğin algılanması müşahede ve yansıma aracılığıyla olmaktadır Kişi kendini diğer insanların gözleriyle görüp, benliğini onların kendisine olan tepki, davranış ve davranışlarından çıkardığı sonuçla algılar ve bunlar, kendini seziş (self perception) yoluyla fert tarafından yorumlanarak emin bir kimlik yaratılır Bu Nedenle rol ya da kimliği “kişinin bir sosyal durumda veya sosyal rolde obje olarak benliğe yüklediği şuurlu anlamlar olarak görebiliriz

Bu noktada bir problem ortaya çıkmaktadır Acaba fert, toplumun ona karşısında olan zihin ve davranışlarını olduğu gibi alarak benliğini oluşturmakta mıdır, yahut muhakkak bir fikir ve açıklama süzgecinden geçirmekte midir? ilk olarak, mutlaka emin bir yargılama sürecinin var olduğu ileri sürülebilir Ancak, fertteki bu değer biçme süreci de zaten toplum göre daha evvelden terkip edilmiş olan öğeler kullanılarak işletilmektedir Ferdîn, toplumda kesin olan sosyal normların, ve dolayısıyla benliğinin dışında, tarafsız (benliğinde mevcut olmayan unsurlarla) bir değerleme yapması beklenemez Bu durumda, ferdîn kendi varlığını anlamlandırmasının, ona bir ad ya da kimlik vermesinin toplumsal normlara alt olduğunu söyleyebiliriz

Kimlik ve karakter kavramları birçok yerde aynı anlamlı kullanılabileceği gibi, analizimizde kapsam bakımından bir takım anlam farklılıkları vurgulanmaktadır Kimlikte başlıca olarak dışa karşısında yansıtılan belirlenmiş bir cephe, bir nesil tavır laf konusudur Kimlik, daha ziyade topluma dönük sosyal bir veçhedir Karakter, iç dünya ile ilgili psikolojik bir veçhedir Kişilikte benliği meydana getiren esas öğeler esastır Kimlik, bir cins tasarlanmış tavır veya yüklenilmiş rol olduğundan, alternatiflerden bir diğeri seçim edilebilir, herhangi bir sosyal durumda bir başka kimlik sergilenebilir Şahsiyet ise, psikolojik bir hâl olduğundan, iradî olarak bir diğer alternatif ile kolaylıkla değiştirilemez Serde dilen kimliği başkalaşmak, aranje etmek veya diğer cins bir akort etme gerçekleştirmek temelde ferdîn kontrolü altındadır Burada laf konusu sosyal durumun veya çevre şartlarının yön veren belirleyiciliğine ve uyarıcılığına da ayrıca uyarı edilmelidir Bu çeşitlilik sergilenen tavır ve davranışlarda izlenebilir Fakat kimlik olarak ifade edilen öğeler gerçekte şahsiyet temellerinden kaynaklandığından, egemen değildirler Yani ferdîn fazla fazla bir seçeneği yoktur İşte bu kısmî ve sınırlı saha, daha başlangıçta karakter alanının unsurlarını oluşturur Bu Nedenle kişilik, öğrenilmiş olan sosyal bilgilerle ve bunların yerleşikliğinin, ve birbirleriyle olan ilişkilerinin, güçlülüğü ölçüsünde hâkimdir Öğrenilen değişik bir bilginin zihindeki mevcut şahsiyeti ve kimliği oluşturan sistemi değiştirebilmesi için çok zinde ve manâlı olması gerekir

Ego ve kimlik kavramlarının analizleri böylece çok bakış açısı kadar ana tema olarak ele alınmıştır Bunlardan ikisi, sosyal psikolojik ve yapı perspektifler, birbirini tamamlamaktadırlar Sosyal psikoloji, benliğin akıcı, yenilenen özelliklerini; yapısalcı ekol ise program metni ve baştan edici özelliklerini vurgulamaktadırlar Ego, uzun süredir sosyal psikolojideki sembolik etkileşimci (symbolic interactionist) yaklaşımın merkezi teması olmasına rağmen bunu doğrudan ampirik araştırmada kullanan fazla az şey yapılmıştır Netice itibariyle hemen şimdi benliğin amaca göre düzenlenmiş fenomeninin sınıflanmasıyla ilgili zihin birliği sağlanamamıştır

Bu eksiklik bilgi sosyolojisinde de vardır Data sosyolojisinde bilhassa yaygın kimlik tipinin nasıl ortaya çıktığı araştırmalıdır Bu konu, teknolojinin büyük ölçüde etkinliğinin laf konusu olduğu çağımızda öbür bir siklet taşımaktadır Çünkü, bilgi bu araçlar vasıtasıyla bile bile bir takım amaçlar doğrultusunda şekillendirilmektedir Başka bir deyişle, siyasî ve iktisadî odaklar bilgiyi belirlemektedirler Muhtelif bilgi yayılış kanalları denetim edilerek bir yana mevcut kültür ve kimlik özellikleri ortadan kaldırılmakta, öteki yandan meydana gelen boşluk yukarıda sözü edilen odakların amaçlarına uygun olarak doldurulmaktadır Kültürel kaynaklarla olan ilişkiler koparılarak kültürsüzleştirilen ve kimliksizleştirilen kesimler, popüler kültür, kültürel çoğulculu gibi kavramlar çerçevesinde yabancılaştırılmaktadırlar

1Bilinç, şuûr ve İrade kavramları genel olarak benzer anlamları ifade etmelerine rağmen, bir sosyal normun kimlik öğesi olarak yansıtılması sürecini sinyâl etmek amacıyla farklı anlamlar yüklenerek ele alınmaktadır

Bilinç: Bir şeyin kolay anlamıyla bilinmesi halidir Manâ boyutu diğer şeylerle olan basit farklara dayalıdır şimdi saatin üç olduğunu anlamak buna bir örnek teşkil eder Şuur: Laf konusu bilginin nasıl değerlendirileceğinin ve işleneceğinin de bilinmesi seviyesidir Bilginin sübjektif anlamları değerlendirmeye tâbi tutulur Daha geniş bir çerçevede mevcut bilgiye özel anlamlar yüklenmeye başlar Bu durumda durağanlıktan çıkış ve hareketlilik hali laf konusudur Saatin üç olduğunu bilmek bununla birlikte belli bir zamanda ve mekanda olunduğunu da hissettiriyorsa bu bir şuur seviyesidir İrade: İşlemden geçmiş anlamlı bilginin hâkim olarak fiil ve sonuca ulaşması halidir Bu zamana ve mekâna tabi olarak bir değerlendirme gerçekleştirmek ve harekete geçerek bilgi neticesi bir fiili sonuca ulaştırmak bilgide şuur seviyesidir Mevcut veri bir nesil denetleme gücü oluşturmaktadır Saat üçte emin bir işin yapılması, bir amacın gerçekleştirilmesi gibi *
 
858,500Konular
982,380Mesajlar
32,975Kullanıcılar
yazaraliSon üye
Üst Alt