iltasyazilim
FD Üye
“Benim şefaatim ümmetimin günahı kebair (büyük günah) işleyen kısmınadır Allah Resulü
Arkadaşlar Efendimizin mübarek sözlerinden birisi ve ona yaklaşımımız nassıl olmalı ????
Öncelikle büyük günahları bir bilelim
Allah'ın emirlerine aykırı davranış, kötü amel, isyan, karşı gelme, suç, kabahatlerin büyükleri İslâm literatüründe bu tür fiillerin bir kısmı büyük günah, bir kısmı da küçük günah olarak adlandırılır Bu tabirin geçtiği ayetlerde şöyle denilmektedir: Eğer size yasaklanan büyük günahlardan kaçınırsanız, sizin küçük günahlarınızı örteriz ve sizi ağırlanacağınız bir yere sokarız (enNisâ, 431)
Büyük günahlardan ve çirkin işlerden kaçınırlar, kızdıkları zaman onlar, affederler(eşŞurâ, 4237)
O (muhsin ola)nlar ki günahın büyüklerinden ve çirkin işlerden kaçınırlar, yalnız bazı küçük kusurlar işleyebilirler (enNecm, 5332)
Aynı ifadenin geçtiği hadislerden bir kısmında ise Hz Peygamber (sas) şöyle buyurmuştur:
Abdullah b Mes'ud anlatıyor: Rasûlullah'a Allah indinde en büyük günah nedir?dedim Seni yaratan Allah'a Şirk koşmandırbuyurdu
Bu gerçekten pek büyük, bundan sonra nedir?dedim Seninle beraber yemek yemesinden, tüketici olmasından korkarak evlâdını öldürmendir dedi Ondan sonra nedir?dedim Ondan sonra komşunun hanımı ile zina etmendirbuyurdu
Yine Abdullah b Mesud'dan değişik bir senetle aynı hadis rivayet edildikten sonra şu ayetin nazil olduğu ilâve edilmiştir
Allah'ın (halis) kulları o kimselerdir ki, Allah'tan başka ilâha dua etmezler; Allah'ın haram kıldığı nefsi öldürmezler; meğer ki hakla ola Zina da etmezler Her kim de bunları yaparsa ağır cezaya çarptırılır (elFurkan, 2568 )
Abdurrahman b Ebû Bekr, babasından, şöyle dediğini rivayet ediyor:Rasûlullah (sas)'ın yanında idik Üç defa şöyle buyurdu: Size büyük günahların en büyüğünü haber vereyim mi? Allah'a Şirk koşmak, anaya babaya itaatsizlik etmek ve yalancı Şahitliği yapmak (Buharî, Edeb 6; İman, 16)
Başka bir hadiste, büyük günahlar, elMubîkât: helâk edicikelimesiyle ifadelendirilerek şöyle buyurulmuştur: Yedi helâk edici Şeyden kaçınınBunlar nedir yâ Rasûlallah diye sorulunca: Allah'a şirk koşmak; sihir yapmak; Allah'ın haram kıldığı halde bir kimseyi haksız yere öldürmek; yetim malı yemek; faiz yemek; düşmana hücum anında harpten kaçmak: namuslu, kendi halinde mümin kadınlara zina iftirası atmaktırbuyurdular Diğer bir hadiste ise: Büyük günahlar dokuzdur: Allah'a şirk koşmak; haksız yere adam öldürmek; temiz bir kadına kötülük isnat etmek; zina yapmak; düşmana hücum esnasında firar etmek; sihirbazlık; yetim malı yemek; müslüman ana babaya asî olmak; emredilenleri yapmamak ve yasakları yapmak sûretiyle aileye karşı doğruluğu terketmektir Diğer hadislerde yukardaki maddelere faiz yemek, hırsızlık ve şarap içmek de ilâve edilmiştir (Buhârî, Vasâya 23; Müslim, İman 141146; Ebû Davûd, Vasâya 10)
Kebâir kelimesiyle ifade edilmediği halde, yukardaki hadislerde bildirilen fiillerin dışında bir çok suçlar daha vardır ki, onlar İslâm âlimlerince, ayet ve hadisler doğrultusunda, büyük günah kabul edilmiştir: Bilerek ve kasten İslâm'ın şartlarını terketmek; içki içmek; kumar oynamak; hırsızlık yapmak; adaletten ayrılmak gibi İslâm âlimlerinden bir kısmı genel hatlarıyla büyük günahları şöyle tarif etmişlerdir:
İbn Abbâs'a göre: Allah'ın yasak ettiği her şey büyük günahtır Ayrıca büyük ve küçük günah arasındaki fark şudur: Allah'ın Cehennem, gazap, lânet, veya azap gibi ifadelerle sona erdirdiği her günah büyüktür Diğerleri küçüktürHasan Basrî de buna yakın bir ifade kullanmıştır
Ebû Amr İbn Salâh'a göre: Büyük ismi verilecek şekilde büyük olan ve mutlak surette büyüklükle vasıflanan her günah büyüktürBuna göre büyük günahların bazı alâmetleri vardır
Şer'i cezayı icab ettirmek; Cehennem azabıyla tehdit olunmak; yapana fasık denilmek; lâ'net olunmak
Cumhûrı ulemaya göre; günahlar büyük ve küçük olmak üzere ikiye ayrılır Beş vakit namaz, Ramazan orucu, hac, umre, abdest gibi hayırlı amellerin kendilerine keffaret olabileceği günahlar küçük günah; bu tür ibadetlerin keffâret olamadığı günahlar ise büyük günahlardır Mesela: İki umre, aralarında yapılan günahlara keffarettir (Ahmed İbn Hanbel, II, 461) Kabul edilmiş bir hac, o yıl ki hatalara keffarettir (Ahmed İbn Hanbel, II, 348), Şehidden akan ilk damla kan, onun bütün günahları için keffarettir(Ahmed İbn Hanbel, IV, 300), Allah, cuma'yı kılanın iki cuma arasındaki günahlarını örter(Ahmed İbn Hanbel, V, 181) Hadislerde, başka ibadetlerin kendilerine keffaret olduğu bildirilen cinsten günahlar küçük günahtır Ancak herhangi bir ibadetin, kendisi hakkında keffaret kabul edilmediği günahlar ise büyük günahlardır Meselâ: hiç bir ibadet adam öldürmeye, zina yapmaya, içki içmeye ve benzeri günahlara keffaret olarak kabul edilmez; bunlara ancak Şerîat'ın, haklarında takdir ettiği cezalar tatbik edilir
Hz Ömer'le İbn Abbas (ra) İstiğfarla büyük günah, ısrarla da küçük günah kalmazdemişlerdir Yani (Şerîat'in verdiği cezalar tatbik edildikten sonra) istiğfarla büyük günahlar affedilir Fakat küçük günahlar ısrarla işlenmeye devam edilirse, onlar da büyük günah olur Bu ifadelere göre büyük günahlara sayısal açıdan sınır koymak mümkün olmaz
Büyük günahların başında gelen ve en büyük günah olarak kabul edilen şirkin küfür olduğu muhakkaktır Diğer günahların, onu işleyen mümin bir kulu imandan çıkarıp çıkarmayacağı hususunda İslâm Kelâm âlimleri ihtilaf etmişlerdir
Özetle, Şerîat'ın hakkında tehdit edici bir nass (korkutucu bir delil) tahsis ettiği veya büyük günah olarak bildirdiği bir günahı işleyen hakkında Ehli Sünnet mezhebinin görüşü şudur: Büyük günah mümini imandan çıkarmaz ve onu küfre sokmaz Ancak böyle bir mümin asi sayılır Ameller imandan bir cüz (parça) değildir Ancak işlenen günahı helâl saymak, onu hafife ve alaya almak, kesinlikle küfürdür
Mu'tezile mezhebinin görüşü: Büyük günah işleyen ne mümin, ne de kâfirdir O fasıktır ve iki menzil arasındaki bir menzildedir Bu mezhep, imanı kalbin tasdiki, dilin ikrarı ve amellerin yapılması şeklinde tarif ettikleri için; büyük günah işleyenleri mümin kabûl etmemişlerdir Ancak kâfir de kabul etmemişlerdir Çünkü, Peygamber (sas) asrında ve takip eden dönemlerin hiçbirinde büyük günah işleyenlere, dinden çıkanlara verilen ölüm cezası verilmemiştir Eğer kâfir olsalardı, imandan sonra küfre gitmenin cezası olarak öldürülmeleri gerekirdi Bu yapılmamıştır, onun için bunlar iman ile küfür arasındadırlar Bunlara fâsıkdenir
Haricîlere göre; büyük ve küçük günah işleyen kimse kâfir olur İslâm'ın, yapılmasını emrettiği ameller imanın bir parçasıdır Yani amel imandan bir cüz'dür
Hasan elBasrî'ye göre; büyük günah işleyen kimse münafıktır Kalben inanmadığı halde dıştan inanmış gibi görünenlere münafık denildiği halde Hasan Basri nifâkı; imanı gizleyip büyük günahı işlemek suretiyle küfrü açığa çıkarmak, şeklinde kabul etmiştir
Haricîlerden bir fırka olan elEzârika'nın görüşü: Büyük günah işleyen kimse müşriktir Çünkü böyle kimse hem Allah için, hem de Allah'tan başkası için amel etmektedir Yaptığı büyük günah ile Allah'tan başkasını (nefsini veyahut şeytanı) ona ortak koşmuştur
Yukarda belirlenen bütün görüşler, sahiplerince bir takım delillere dayandırılmıştır Biz bunlardan sadece Ehli Sünnet'in deliline bakacağız Diğerleri için akaid kitaplarında geniş malûmat verilmiştir; oraya bakılabilir
1 Delil: İman, kalp ile tasdiktir Mümin'in imandan çıkması için kalbindeki tasdikin değişmesi gerekir Hangi beşerî zaaflardan kaynaklanırsa kaynaklansın, işlenen büyük günahlar, tasdiki değiştirecek mahiyette olmadığı sürece işleyenini imandan çıkarmaz Kalpteki tasdiki değiştirme ise ancak yapılan günahı helâl sayarak veya o hükmü alaya alarak meydana gelir Şer'i hükümlerle alay etmedikçe, hafife almadıkça ve helâlleri haram, haramları da helâl kabul etmedikçe; kalpteki tasdik değişmemiş olur O değişmedikçe de kâfir olunmaz
Allah, kendisine şirk koşulmasını affetmez Bunun dışındaki (günahları) dilediğine affeder (enNisa, 4116) ayeti, ancak şirkin affedilmeyeceğini, diğer günahların ise eğer Allah dilerse affedebileceğini ifade etmektedir Eğer büyük günahlar da küfür kabul edilseydi, ayetin ikinci bölümünde ma dûne zâlik bunun dışındakilerifadesinin kullanılmasına gerek kalmazdı
2 Delil: Asidenilen büyük günah sahiplerinin gerçekte mümin olduklarını belirten bir çok ayet vardır:
Ey iman edenler, şarap, kumar, dikili taşlar, şans okları, şeytan işi pisliklerdir (elMâide, 590)
Eğer müminlerden iki zümre birbirleriyle savaşırlarsa (elHucurât, 499)
Ey iman edenler, yürekten, hâlis (samimi) bir tevbe ile tövbe ederek Allah'a dönün (etTahrim, 668 )
Ey iman edenler, öldürülenler hakkında size kısas farz kılındı (elBakara, 2178) Ayetlerde görüldüğü gibi büyük günah işleyenlere Ey inananlardiye hitap edilmiştir
3 Delil: Mümin bir kimse öldüğü zaman cenaze namazı kılınır ve müslüman kabristanına defnedilir Asrı saadetten bugüne kadar büyük günah işlemiş ve tövbe etmemiş olsa bile (gizli halleri Allah'a ait olmak üzere), ölen her müslüman için, günahkâr veya günahsız ayrımı yapılmaksızın cenaze namazı kılınmış ve müslüman kabristanına defnedilmiştir Peygamber'in tatbikatı böyle olmuştur ve İslâm âlimleri bu konuda icmâ* etmişlerdir
Kendisine emanet edilemeyen kimsenin imanı yoktur Zina eden kimse, mümin iken zina etmez, mümin iken hırsızlık yapmaz, mümin iken içki içmez (Buhârî, Mezalim 30; Müslim, İman 100,104; Ebû Davûd, Sünnet, 15; Tirmizî İman, 11) Şeklinde varid olan hadisler, büyük günah işleyenlerin kâfir olduklarına delil değil; ancak imanlarının kâmil olmadığına delildir Kâmil bir iman, büyük günahların işlenmesine engeldir
Hepsi bu kadar olmamakla birlikte aşağıda sıralayacağımız suçlar, İslâm'da büyük günahlar olarak kabul edilmiş ve bunlardan bir kısmına İslâm hukukuna göre bazı cezalar takdir edilmiştir:
Allah'a şirk koşmak, içki içmek, kumar oynamak (elBakara, 2219); haram aylarda harbetmek (elBakara, 2217); bakmakla yükümlü olduğu yetimin malını kendi malına katarak O'nun rızası olmaksızın yemek (enNisa, 42; İsra, 1734); fakirlik korkusuyla kendi çocuğunu öldürmek (İsra, 1731); insanlar arasında fitne çıkarmak (el Bakara 2217); faiz yemek (elBakara, 2275); Allah'tan başkasına ibadet etmek (İsra,1723); anababaya isyan etmek (İsra,1723), akrabaya miras hakkını vermemek (enNisa, 47, 13; İsra, 1726); malı gereksiz yere israf etmek (İsra, 1727); zina yapmak (İsra 1732; enNisa, 41516); haksız yere adam öldürmek (İsra, 1733); ölçü ve tartıyı tam yapmamak (İsra, 1735); kibirlenmek (İsra, 1737); iffetli kadına zina isnat etmek (enNisa, 423); tesettüre riayet etmemek (enNur, 2431 ); yalan yere yemin; Peygamber'e (sas) yalan hadis uydurmak (Peygamber'e yalan yere hadis uydurmak, büyük günah olmanın ötesinde, küfür sayılabilir Çünkü şerîat'ın temel kaynaklarından ikincisi sünnettir Sünnete yalan isnat etmek; bazı konularda İslâm'ı temelinden yıkabilir); insanları diliyle çekiştirmek; kaş göz hareketleriyle alay etmek (Hümeze, 1041 )
::ALINTIDIR::
Ve Özet olarakk (Linkleri sadece kayıtlı üyelerimiz görebilirForumTR üyesi olmak için tıklayınız kardeşimizden)
* Allah'a şirk koşmak
* Allah'a baba demek
* Haksız yere öldürmek, intihar etmek
* Yetim malı yemek
* Faiz yemek
* İçki içmek
* Savaştan kaçmak
* İftira etmek
* Namuslu kadına zina isnat etmek
* Ana ve baba hakkına tecavüz etmek
* Yalan yere yemin etmek
* Yalan yere şahitlikte bulunmak
* Zina etmek
* Livata yapmak , Ters ilişkiye girmek (arkadan ilişkide bulunmak)
* Sihir, büyü yapmak
* Hırsızlık yapmak
* Allah'ın rahmetinden ümit kesmek
* Kumar oynamak
* Yol kesmek
* Söz gezdirmek, çekiştirmek
* Rüşvet almak ve vermek
* Haremi Şerifte günah işlemek
* Domuz eti yemek
* Besmelesiz kesilen hayvanın etini yemek ve kan içmek
Bunları daha da genişletebilirizz
Şimdi ise hadisin açıklaması
“Benim şefaatim ümmetimin günahı kebair (büyük günah) işleyen kısmınadır
Peygamberleri insanlar için birer rehber, birer önder olarak gönderen Allah, onları günahsız kılmakla insanlara şu mesajı da vermiş oluyor: “Günah işlememeye bütün gücünüzle çalışın!
Sözü edilen hadisi şerifi bu gerçeğin ışığında değerlendirmek gerek Bu hadisten; “şefaatin ancak büyük günah işleyenlere yapılacağını, küçük günah işleyenlerin bundan mahrum kalacaklarını anlamaya mantıken imkân yok
Dikkatle incelenirse, bu peygamber kelâmından şu iki büyük mesaj hemen alınabilir:
Birincisi: Bu hadisi şerif, “büyük günah işleyenin küfürle iman arasında kalacağını iddia eden mutezile fırkasına en güzel bir cevap
Diğer mesaj da şu: Şefaat izninin verilmesinden sonra, başta peygamberler olmak üzere, melekler ve salih kullar müminlerin günahlarının bağışlanması için Allah katında şefaatçi olacaklar Bu herkesin manevî mertebesine göre gerçekleşecek Büyük günahlar ise, Allah katında hatırı en ileri olan peygamberimizin (asm) şefaatiyle af edilebilecekler
Alaâddin Başar (Prof Dr)
Arkadaşlar Efendimizin mübarek sözlerinden birisi ve ona yaklaşımımız nassıl olmalı ????
Öncelikle büyük günahları bir bilelim
Allah'ın emirlerine aykırı davranış, kötü amel, isyan, karşı gelme, suç, kabahatlerin büyükleri İslâm literatüründe bu tür fiillerin bir kısmı büyük günah, bir kısmı da küçük günah olarak adlandırılır Bu tabirin geçtiği ayetlerde şöyle denilmektedir: Eğer size yasaklanan büyük günahlardan kaçınırsanız, sizin küçük günahlarınızı örteriz ve sizi ağırlanacağınız bir yere sokarız (enNisâ, 431)
Büyük günahlardan ve çirkin işlerden kaçınırlar, kızdıkları zaman onlar, affederler(eşŞurâ, 4237)
O (muhsin ola)nlar ki günahın büyüklerinden ve çirkin işlerden kaçınırlar, yalnız bazı küçük kusurlar işleyebilirler (enNecm, 5332)
Aynı ifadenin geçtiği hadislerden bir kısmında ise Hz Peygamber (sas) şöyle buyurmuştur:
Abdullah b Mes'ud anlatıyor: Rasûlullah'a Allah indinde en büyük günah nedir?dedim Seni yaratan Allah'a Şirk koşmandırbuyurdu
Bu gerçekten pek büyük, bundan sonra nedir?dedim Seninle beraber yemek yemesinden, tüketici olmasından korkarak evlâdını öldürmendir dedi Ondan sonra nedir?dedim Ondan sonra komşunun hanımı ile zina etmendirbuyurdu
Yine Abdullah b Mesud'dan değişik bir senetle aynı hadis rivayet edildikten sonra şu ayetin nazil olduğu ilâve edilmiştir
Allah'ın (halis) kulları o kimselerdir ki, Allah'tan başka ilâha dua etmezler; Allah'ın haram kıldığı nefsi öldürmezler; meğer ki hakla ola Zina da etmezler Her kim de bunları yaparsa ağır cezaya çarptırılır (elFurkan, 2568 )
Abdurrahman b Ebû Bekr, babasından, şöyle dediğini rivayet ediyor:Rasûlullah (sas)'ın yanında idik Üç defa şöyle buyurdu: Size büyük günahların en büyüğünü haber vereyim mi? Allah'a Şirk koşmak, anaya babaya itaatsizlik etmek ve yalancı Şahitliği yapmak (Buharî, Edeb 6; İman, 16)
Başka bir hadiste, büyük günahlar, elMubîkât: helâk edicikelimesiyle ifadelendirilerek şöyle buyurulmuştur: Yedi helâk edici Şeyden kaçınınBunlar nedir yâ Rasûlallah diye sorulunca: Allah'a şirk koşmak; sihir yapmak; Allah'ın haram kıldığı halde bir kimseyi haksız yere öldürmek; yetim malı yemek; faiz yemek; düşmana hücum anında harpten kaçmak: namuslu, kendi halinde mümin kadınlara zina iftirası atmaktırbuyurdular Diğer bir hadiste ise: Büyük günahlar dokuzdur: Allah'a şirk koşmak; haksız yere adam öldürmek; temiz bir kadına kötülük isnat etmek; zina yapmak; düşmana hücum esnasında firar etmek; sihirbazlık; yetim malı yemek; müslüman ana babaya asî olmak; emredilenleri yapmamak ve yasakları yapmak sûretiyle aileye karşı doğruluğu terketmektir Diğer hadislerde yukardaki maddelere faiz yemek, hırsızlık ve şarap içmek de ilâve edilmiştir (Buhârî, Vasâya 23; Müslim, İman 141146; Ebû Davûd, Vasâya 10)
Kebâir kelimesiyle ifade edilmediği halde, yukardaki hadislerde bildirilen fiillerin dışında bir çok suçlar daha vardır ki, onlar İslâm âlimlerince, ayet ve hadisler doğrultusunda, büyük günah kabul edilmiştir: Bilerek ve kasten İslâm'ın şartlarını terketmek; içki içmek; kumar oynamak; hırsızlık yapmak; adaletten ayrılmak gibi İslâm âlimlerinden bir kısmı genel hatlarıyla büyük günahları şöyle tarif etmişlerdir:
İbn Abbâs'a göre: Allah'ın yasak ettiği her şey büyük günahtır Ayrıca büyük ve küçük günah arasındaki fark şudur: Allah'ın Cehennem, gazap, lânet, veya azap gibi ifadelerle sona erdirdiği her günah büyüktür Diğerleri küçüktürHasan Basrî de buna yakın bir ifade kullanmıştır
Ebû Amr İbn Salâh'a göre: Büyük ismi verilecek şekilde büyük olan ve mutlak surette büyüklükle vasıflanan her günah büyüktürBuna göre büyük günahların bazı alâmetleri vardır
Şer'i cezayı icab ettirmek; Cehennem azabıyla tehdit olunmak; yapana fasık denilmek; lâ'net olunmak
Cumhûrı ulemaya göre; günahlar büyük ve küçük olmak üzere ikiye ayrılır Beş vakit namaz, Ramazan orucu, hac, umre, abdest gibi hayırlı amellerin kendilerine keffaret olabileceği günahlar küçük günah; bu tür ibadetlerin keffâret olamadığı günahlar ise büyük günahlardır Mesela: İki umre, aralarında yapılan günahlara keffarettir (Ahmed İbn Hanbel, II, 461) Kabul edilmiş bir hac, o yıl ki hatalara keffarettir (Ahmed İbn Hanbel, II, 348), Şehidden akan ilk damla kan, onun bütün günahları için keffarettir(Ahmed İbn Hanbel, IV, 300), Allah, cuma'yı kılanın iki cuma arasındaki günahlarını örter(Ahmed İbn Hanbel, V, 181) Hadislerde, başka ibadetlerin kendilerine keffaret olduğu bildirilen cinsten günahlar küçük günahtır Ancak herhangi bir ibadetin, kendisi hakkında keffaret kabul edilmediği günahlar ise büyük günahlardır Meselâ: hiç bir ibadet adam öldürmeye, zina yapmaya, içki içmeye ve benzeri günahlara keffaret olarak kabul edilmez; bunlara ancak Şerîat'ın, haklarında takdir ettiği cezalar tatbik edilir
Hz Ömer'le İbn Abbas (ra) İstiğfarla büyük günah, ısrarla da küçük günah kalmazdemişlerdir Yani (Şerîat'in verdiği cezalar tatbik edildikten sonra) istiğfarla büyük günahlar affedilir Fakat küçük günahlar ısrarla işlenmeye devam edilirse, onlar da büyük günah olur Bu ifadelere göre büyük günahlara sayısal açıdan sınır koymak mümkün olmaz
Büyük günahların başında gelen ve en büyük günah olarak kabul edilen şirkin küfür olduğu muhakkaktır Diğer günahların, onu işleyen mümin bir kulu imandan çıkarıp çıkarmayacağı hususunda İslâm Kelâm âlimleri ihtilaf etmişlerdir
Özetle, Şerîat'ın hakkında tehdit edici bir nass (korkutucu bir delil) tahsis ettiği veya büyük günah olarak bildirdiği bir günahı işleyen hakkında Ehli Sünnet mezhebinin görüşü şudur: Büyük günah mümini imandan çıkarmaz ve onu küfre sokmaz Ancak böyle bir mümin asi sayılır Ameller imandan bir cüz (parça) değildir Ancak işlenen günahı helâl saymak, onu hafife ve alaya almak, kesinlikle küfürdür
Mu'tezile mezhebinin görüşü: Büyük günah işleyen ne mümin, ne de kâfirdir O fasıktır ve iki menzil arasındaki bir menzildedir Bu mezhep, imanı kalbin tasdiki, dilin ikrarı ve amellerin yapılması şeklinde tarif ettikleri için; büyük günah işleyenleri mümin kabûl etmemişlerdir Ancak kâfir de kabul etmemişlerdir Çünkü, Peygamber (sas) asrında ve takip eden dönemlerin hiçbirinde büyük günah işleyenlere, dinden çıkanlara verilen ölüm cezası verilmemiştir Eğer kâfir olsalardı, imandan sonra küfre gitmenin cezası olarak öldürülmeleri gerekirdi Bu yapılmamıştır, onun için bunlar iman ile küfür arasındadırlar Bunlara fâsıkdenir
Haricîlere göre; büyük ve küçük günah işleyen kimse kâfir olur İslâm'ın, yapılmasını emrettiği ameller imanın bir parçasıdır Yani amel imandan bir cüz'dür
Hasan elBasrî'ye göre; büyük günah işleyen kimse münafıktır Kalben inanmadığı halde dıştan inanmış gibi görünenlere münafık denildiği halde Hasan Basri nifâkı; imanı gizleyip büyük günahı işlemek suretiyle küfrü açığa çıkarmak, şeklinde kabul etmiştir
Haricîlerden bir fırka olan elEzârika'nın görüşü: Büyük günah işleyen kimse müşriktir Çünkü böyle kimse hem Allah için, hem de Allah'tan başkası için amel etmektedir Yaptığı büyük günah ile Allah'tan başkasını (nefsini veyahut şeytanı) ona ortak koşmuştur
Yukarda belirlenen bütün görüşler, sahiplerince bir takım delillere dayandırılmıştır Biz bunlardan sadece Ehli Sünnet'in deliline bakacağız Diğerleri için akaid kitaplarında geniş malûmat verilmiştir; oraya bakılabilir
1 Delil: İman, kalp ile tasdiktir Mümin'in imandan çıkması için kalbindeki tasdikin değişmesi gerekir Hangi beşerî zaaflardan kaynaklanırsa kaynaklansın, işlenen büyük günahlar, tasdiki değiştirecek mahiyette olmadığı sürece işleyenini imandan çıkarmaz Kalpteki tasdiki değiştirme ise ancak yapılan günahı helâl sayarak veya o hükmü alaya alarak meydana gelir Şer'i hükümlerle alay etmedikçe, hafife almadıkça ve helâlleri haram, haramları da helâl kabul etmedikçe; kalpteki tasdik değişmemiş olur O değişmedikçe de kâfir olunmaz
Allah, kendisine şirk koşulmasını affetmez Bunun dışındaki (günahları) dilediğine affeder (enNisa, 4116) ayeti, ancak şirkin affedilmeyeceğini, diğer günahların ise eğer Allah dilerse affedebileceğini ifade etmektedir Eğer büyük günahlar da küfür kabul edilseydi, ayetin ikinci bölümünde ma dûne zâlik bunun dışındakilerifadesinin kullanılmasına gerek kalmazdı
2 Delil: Asidenilen büyük günah sahiplerinin gerçekte mümin olduklarını belirten bir çok ayet vardır:
Ey iman edenler, şarap, kumar, dikili taşlar, şans okları, şeytan işi pisliklerdir (elMâide, 590)
Eğer müminlerden iki zümre birbirleriyle savaşırlarsa (elHucurât, 499)
Ey iman edenler, yürekten, hâlis (samimi) bir tevbe ile tövbe ederek Allah'a dönün (etTahrim, 668 )
Ey iman edenler, öldürülenler hakkında size kısas farz kılındı (elBakara, 2178) Ayetlerde görüldüğü gibi büyük günah işleyenlere Ey inananlardiye hitap edilmiştir
3 Delil: Mümin bir kimse öldüğü zaman cenaze namazı kılınır ve müslüman kabristanına defnedilir Asrı saadetten bugüne kadar büyük günah işlemiş ve tövbe etmemiş olsa bile (gizli halleri Allah'a ait olmak üzere), ölen her müslüman için, günahkâr veya günahsız ayrımı yapılmaksızın cenaze namazı kılınmış ve müslüman kabristanına defnedilmiştir Peygamber'in tatbikatı böyle olmuştur ve İslâm âlimleri bu konuda icmâ* etmişlerdir
Kendisine emanet edilemeyen kimsenin imanı yoktur Zina eden kimse, mümin iken zina etmez, mümin iken hırsızlık yapmaz, mümin iken içki içmez (Buhârî, Mezalim 30; Müslim, İman 100,104; Ebû Davûd, Sünnet, 15; Tirmizî İman, 11) Şeklinde varid olan hadisler, büyük günah işleyenlerin kâfir olduklarına delil değil; ancak imanlarının kâmil olmadığına delildir Kâmil bir iman, büyük günahların işlenmesine engeldir
Hepsi bu kadar olmamakla birlikte aşağıda sıralayacağımız suçlar, İslâm'da büyük günahlar olarak kabul edilmiş ve bunlardan bir kısmına İslâm hukukuna göre bazı cezalar takdir edilmiştir:
Allah'a şirk koşmak, içki içmek, kumar oynamak (elBakara, 2219); haram aylarda harbetmek (elBakara, 2217); bakmakla yükümlü olduğu yetimin malını kendi malına katarak O'nun rızası olmaksızın yemek (enNisa, 42; İsra, 1734); fakirlik korkusuyla kendi çocuğunu öldürmek (İsra, 1731); insanlar arasında fitne çıkarmak (el Bakara 2217); faiz yemek (elBakara, 2275); Allah'tan başkasına ibadet etmek (İsra,1723); anababaya isyan etmek (İsra,1723), akrabaya miras hakkını vermemek (enNisa, 47, 13; İsra, 1726); malı gereksiz yere israf etmek (İsra, 1727); zina yapmak (İsra 1732; enNisa, 41516); haksız yere adam öldürmek (İsra, 1733); ölçü ve tartıyı tam yapmamak (İsra, 1735); kibirlenmek (İsra, 1737); iffetli kadına zina isnat etmek (enNisa, 423); tesettüre riayet etmemek (enNur, 2431 ); yalan yere yemin; Peygamber'e (sas) yalan hadis uydurmak (Peygamber'e yalan yere hadis uydurmak, büyük günah olmanın ötesinde, küfür sayılabilir Çünkü şerîat'ın temel kaynaklarından ikincisi sünnettir Sünnete yalan isnat etmek; bazı konularda İslâm'ı temelinden yıkabilir); insanları diliyle çekiştirmek; kaş göz hareketleriyle alay etmek (Hümeze, 1041 )
Ve Özet olarakk (Linkleri sadece kayıtlı üyelerimiz görebilirForumTR üyesi olmak için tıklayınız kardeşimizden)
* Allah'a şirk koşmak
* Allah'a baba demek
* Haksız yere öldürmek, intihar etmek
* Yetim malı yemek
* Faiz yemek
* İçki içmek
* Savaştan kaçmak
* İftira etmek
* Namuslu kadına zina isnat etmek
* Ana ve baba hakkına tecavüz etmek
* Yalan yere yemin etmek
* Yalan yere şahitlikte bulunmak
* Zina etmek
* Livata yapmak , Ters ilişkiye girmek (arkadan ilişkide bulunmak)
* Sihir, büyü yapmak
* Hırsızlık yapmak
* Allah'ın rahmetinden ümit kesmek
* Kumar oynamak
* Yol kesmek
* Söz gezdirmek, çekiştirmek
* Rüşvet almak ve vermek
* Haremi Şerifte günah işlemek
* Domuz eti yemek
* Besmelesiz kesilen hayvanın etini yemek ve kan içmek
Bunları daha da genişletebilirizz
Şimdi ise hadisin açıklaması
“Benim şefaatim ümmetimin günahı kebair (büyük günah) işleyen kısmınadır
Peygamberleri insanlar için birer rehber, birer önder olarak gönderen Allah, onları günahsız kılmakla insanlara şu mesajı da vermiş oluyor: “Günah işlememeye bütün gücünüzle çalışın!
Sözü edilen hadisi şerifi bu gerçeğin ışığında değerlendirmek gerek Bu hadisten; “şefaatin ancak büyük günah işleyenlere yapılacağını, küçük günah işleyenlerin bundan mahrum kalacaklarını anlamaya mantıken imkân yok
Dikkatle incelenirse, bu peygamber kelâmından şu iki büyük mesaj hemen alınabilir:
Birincisi: Bu hadisi şerif, “büyük günah işleyenin küfürle iman arasında kalacağını iddia eden mutezile fırkasına en güzel bir cevap
Diğer mesaj da şu: Şefaat izninin verilmesinden sonra, başta peygamberler olmak üzere, melekler ve salih kullar müminlerin günahlarının bağışlanması için Allah katında şefaatçi olacaklar Bu herkesin manevî mertebesine göre gerçekleşecek Büyük günahlar ise, Allah katında hatırı en ileri olan peygamberimizin (asm) şefaatiyle af edilebilecekler
Alaâddin Başar (Prof Dr)