bakara suresi meali
Bakara, buyuk kısmı hicretin ilk iki yıllık doneminde olmak uzere, tamamı Hz Peygamber'in Medine'ye hicretinden sonra vahyedilen ilk suredir Ancak 275281 ayetler, Hz Peygamber'in vefatından onceki son aylara aittir (281 ayet, Hz Peygamber'in aldığı en son vahiy olarak kabul edilmektedir)
Bir butun olarak Kuran vahyinin temel amacının ilanıyla yani, insana butun maneviruhi ve dunyevi işlerinde rehberlik (duyurusu) ile başlayan Bakara suresi, Allah'a karşı sorumluluk bilincine sahip olmanın gereğini surekli vurgulamanın yanısıra, gecmiş vahiylerin mensuplarının, ozellikle de İsrailoğulları'nın işlemiş oldukları curumlere de sık sık atıflarda bulunmaktadır 106 ayette Peygamber Muhammed (s)'e indirilen vahiy ile daha onceki tum mesajların ilga edildiğine işaret edilmesi, bu surenin gercekte Kuran'ın tumunun doğru anlaşılmasında buyuk bir onemi haizdir Burada, ozellikle surenin son kısmında vazedilen ahlak, sosyal ilişkiler, savaş vb sorunlara değinen hukuki kuralların coğu, sozkonusu kilit ifadenin doğrudan bir sonucudur Defalarca gosterilmiştir ki Kuran'ın duzenlemeleri, insan tabiatının gercek ihtiyaclarına tekabul etmektedir ve bu, yalnızca, insanlık tarihinin başından beri Allah tarafından insana bahşedilen ahlaki yolgostericiliğin bir devamıdır Burada, uc buyuk tektanrılı dinin temelinde yatan Allah'ın birliği ilkesine ve zihni bu mesele ile yoğun bir şekilde meşgul olan peygamberlerin atası Hz İbrahim'e ozel olarak dikkat cekilmiştir Ve Hz İbrahim Mabedi'nin, yani Kabe'nin Allah'a tam teslim olanlar (ki bu, muslimUn kelimesinin karşılığıdır, tekili muslim) icin kıble olarak belirlenmesi, butun gercek muminlerin kendilerini İbrahim akidesi ile bilincli olarak ozdeşleştirmelerinin adeta bir tasdikidir
Bu sure boyunca şu beş Kurani akidenin işlendiğini goruruz:
Allah, butun varlıkların kendi kendine yeterli yegane kaynağıdır (elKayyUm);
Ardarda gonderilen peygamberler aracılığıyla vurgulanan Allah'ın varlığı olgusu, insan tefekkuru ile kavranabilir niteliktedir;
Sadece inanmak değil, durust ve erdemli yaşamak da bu zihinsel idrakin ve tefekkurun zorunlu bir sonucudur;
Bedeni olumu yeniden dirilme ve hesaba cekilme takip edecektir;
Allah'a karşı sorumluluklarının gercekten bilincinde olan bir kimse ne korku, ne de uzuntu duyacaktır
1 ElifLamMim1
2 BU İLAHÎKELAMki uzerinde hicbir şupheye yer yoktur Allah'a karşı sorumluluklarının bilincinde olanlara2 bir rehber olarak indirilmiştir, 3 onlar ki, insan idrakini aşan olguların varlığına3 inanırlar ve namazlarında dikkatli ve devamlıdırlar; kendilerine verdiğimiz rızıktan4 başkaları icin harcarlar; 4 ve onlar (ey Peygamber), sana indirilene de senden once indirilmiş olana5 da iman ederler: cunku onlar, oteki dunyanın varlığından butun kalpleriyle emindirler 5 İşte Rablerinin gosterdiği yolda yuruyen kimseler onlardır, mutluluğa erişecek kimseler de onlardır!
6 UNUTMA Kİ hakikati inkara şartlanmış olanlar6 icin kendilerini uyarıp uyarmaman fark etmez: onlar inanmazlar 7 Allah onların kalplerini ve kulaklarını muhurlemiştir ve gozlerinin uzerinde de bir perde7 vardır; dehşet verici bir azap beklemektedir onları
8 Ve oyle kimseler var ki gercekte inanmadıkları halde Biz Allah'a ve Ahiret Gunu'ne inanıyoruz derler 9 (Aslında) onlar, (boylece) Allah'ı ve imana ermiş olanları kandırmak isterler Halbuki kendilerinden başka kimseyi kandıramazlar; ve bunu da fark etmezler 10 Kalpleri hastalıklıdır, Allah hastalıklarını daha da arttırmıştır ve ısrarlı yalanlarından dolayı8 onları şiddetli bir azap beklemektedir
11 Onlara Yeryuzunde fesat yaymayın! denildiğinde Biz sadece ıslah edicileriz! diye cevap verirler 12 Gercekte onlar fesat sacan kimselerdir, ama bunu (kendileri de) idrak etmezler9
13 Onlara: Diğer insanların inandığı gibi inanın! denildiğinde, (Şu) dar kafalıların inandığı gibi mi? diye cevap verirler Gercekte onlardır dar kafalılar, ama bunu bilmezler!
14 Ve imana ermiş olanlarla karşılaştıklarında, Biz de sizin gibi inanıyoruz! derler; ama şeytani durtuleriyle10 başbaşa kaldıklarında, Aslında biz sizin yanınızdayız, onlarla sadece eğleniyoruz derler
15 Allah da bu alaycı tavırlarından dolayı onlara hak ettikleri karşılığı verecek11 ve onları kustahlıkları ile başbaşa şaşkınca bocalamaya terk edecektir 16 (Cunku) onlar, hidayete karşılık sapıklığı satın almışlar, ama ne (bu) ticaretleri onlara fayda sağlamış, ne de başka bir şekilde hidayet bulmuşlardır
17 Onların hali, ateş yakan oyle kimselerin haline benzer ki, o (ateş), cevrelerini aydınlatır aydınlatmaz Allah, goremesinler diye onların ışığını alıp onları zifiri karanlığa gomer; 18 onlar, sağır, dilsiz, kordurler; ve (artık) geriye donemezler
19 Ya da onların durumu, gokten zifiri karanlıklar icinde gok gurultusu ve şimşekle gelen şiddetli bir sağanağ(a benzer): Olumun dehşeti icinde yıldırımlardan korunmak icin parmakları ile kulaklarını tıkarlar, ama Allah hakikati inkar edenleri kudreti ile kuşatır 20 Cakan şimşekler neredeyse gozlerini alıverir; ışık verince hareket ederler, karanlık uzerlerine cokunce oldukları yerde cakılıp kalırlar
Şayet Allah dileseydi, onların işitme ve gorme kabiliyetlerini ellerinden alabilirdi:12 Cunku Allah her şeye kadirdir
21 EY İNSANLAR! Sizi ve sizden once yaşamış olanları yaratan Rabbinize kulluk edin ki O'na karşı sorumluluğunuzun bilincine varasınız 22 O ki, yeryuzunu size bir dinlenme yeri, gokyuzunu bir cardak yapmış, gokten su indirmiş ve onunla size rızık olarak meyveler cıkarmıştır: o halde Bir ve Tek İlah olduğunu bile bile Allah'a ortaklar koşmayın13
23 Eğer kulumuz Muhammed'e katımızdan safha safha indirdiğimiz vahyin14 bir kısmından şuphe ediyorsanız o zaman aynı değerde bir sure getirin (de gorelim) ve eğer dediğiniz doğruysa Allah'tan başkalarını da size şahitlik etmeleri icin cağırın15 24 Eğer bunu yapamıyorsanız ki kesinlikle yapamayacaksınız o zaman yakıtı insanlar ve taşlar16 olan, hakikati inkar edenler icin hazırlanmış ateşi bekleyin!
25 Ama imana ermiş olup doğru ve yararlı işler yapanlara, iclerinden ırmaklar akan hasbahcelerin kendilerine ait olacağını mujdele! Onlara ne zaman rızık olarak oradan bazı urunler bahşedilse, Bunlar, bize daha once bahşedilenlerin aynısıymış diyecekler Cunku onlara o gecmişte tadılanları hatırlatacak şeyler17 verilecek Onlar, orada tertemiz eşler bulacaklar ve orayı mesken edinecekler
26 Bakın, Allah, bir sivrisineği hatta ondan daha kucuk bir şeyi18 ornek getirmekten kacınmaz İmana ermiş olanlara gelince, onun Rablerinden gelen bir hakikat olduğunu bilirler Hakikati inkara şartlanmış olanlar ise, Bu ornek ile Allah ne demek istiyor acaba? derler
Bu yolla Allah, bir coğunu saptırırken bir coğunu da doğruya yoneltir, fakat fasıklardan başkasını saptırmaz, 27 onlar ki, fıtratlarına yerleştirildikten sonra Allah'a karşı taahhutlerini19 bozarlar, Allah'ın birleştirilmesini emrettiği şeyi koparıp ayırırlar ve yeryuzunu fesada verirler: İşte bunlardır husrana uğrayanlar
28 Cansız iken size hayat veren ve sizi olume goturen, sonra tekrar hayata kavuşturan ve (sonunda) Kendisine donduruleceğiniz Allah'ı nasıl inkar edersiniz?
29 Ve dunya uzerinde ne varsa sizin icin yaratan, plan ve tasarımını goklere uygulayıp onları yedi gok20 şeklinde duzenleyen O'dur; ve yalnızca O'dur her şeyin tam bilgisine sahip olan
30 İŞTE O ZAMAN21 Rabbin meleklere: Bakın, Ben yeryuzunde ona sahip cıkacak birini yaratacağım!22 demişti
Bakara, buyuk kısmı hicretin ilk iki yıllık doneminde olmak uzere, tamamı Hz Peygamber'in Medine'ye hicretinden sonra vahyedilen ilk suredir Ancak 275281 ayetler, Hz Peygamber'in vefatından onceki son aylara aittir (281 ayet, Hz Peygamber'in aldığı en son vahiy olarak kabul edilmektedir)
Bir butun olarak Kuran vahyinin temel amacının ilanıyla yani, insana butun maneviruhi ve dunyevi işlerinde rehberlik (duyurusu) ile başlayan Bakara suresi, Allah'a karşı sorumluluk bilincine sahip olmanın gereğini surekli vurgulamanın yanısıra, gecmiş vahiylerin mensuplarının, ozellikle de İsrailoğulları'nın işlemiş oldukları curumlere de sık sık atıflarda bulunmaktadır 106 ayette Peygamber Muhammed (s)'e indirilen vahiy ile daha onceki tum mesajların ilga edildiğine işaret edilmesi, bu surenin gercekte Kuran'ın tumunun doğru anlaşılmasında buyuk bir onemi haizdir Burada, ozellikle surenin son kısmında vazedilen ahlak, sosyal ilişkiler, savaş vb sorunlara değinen hukuki kuralların coğu, sozkonusu kilit ifadenin doğrudan bir sonucudur Defalarca gosterilmiştir ki Kuran'ın duzenlemeleri, insan tabiatının gercek ihtiyaclarına tekabul etmektedir ve bu, yalnızca, insanlık tarihinin başından beri Allah tarafından insana bahşedilen ahlaki yolgostericiliğin bir devamıdır Burada, uc buyuk tektanrılı dinin temelinde yatan Allah'ın birliği ilkesine ve zihni bu mesele ile yoğun bir şekilde meşgul olan peygamberlerin atası Hz İbrahim'e ozel olarak dikkat cekilmiştir Ve Hz İbrahim Mabedi'nin, yani Kabe'nin Allah'a tam teslim olanlar (ki bu, muslimUn kelimesinin karşılığıdır, tekili muslim) icin kıble olarak belirlenmesi, butun gercek muminlerin kendilerini İbrahim akidesi ile bilincli olarak ozdeşleştirmelerinin adeta bir tasdikidir
Bu sure boyunca şu beş Kurani akidenin işlendiğini goruruz:
Allah, butun varlıkların kendi kendine yeterli yegane kaynağıdır (elKayyUm);
Ardarda gonderilen peygamberler aracılığıyla vurgulanan Allah'ın varlığı olgusu, insan tefekkuru ile kavranabilir niteliktedir;
Sadece inanmak değil, durust ve erdemli yaşamak da bu zihinsel idrakin ve tefekkurun zorunlu bir sonucudur;
Bedeni olumu yeniden dirilme ve hesaba cekilme takip edecektir;
Allah'a karşı sorumluluklarının gercekten bilincinde olan bir kimse ne korku, ne de uzuntu duyacaktır
1 ElifLamMim1
2 BU İLAHÎKELAMki uzerinde hicbir şupheye yer yoktur Allah'a karşı sorumluluklarının bilincinde olanlara2 bir rehber olarak indirilmiştir, 3 onlar ki, insan idrakini aşan olguların varlığına3 inanırlar ve namazlarında dikkatli ve devamlıdırlar; kendilerine verdiğimiz rızıktan4 başkaları icin harcarlar; 4 ve onlar (ey Peygamber), sana indirilene de senden once indirilmiş olana5 da iman ederler: cunku onlar, oteki dunyanın varlığından butun kalpleriyle emindirler 5 İşte Rablerinin gosterdiği yolda yuruyen kimseler onlardır, mutluluğa erişecek kimseler de onlardır!
6 UNUTMA Kİ hakikati inkara şartlanmış olanlar6 icin kendilerini uyarıp uyarmaman fark etmez: onlar inanmazlar 7 Allah onların kalplerini ve kulaklarını muhurlemiştir ve gozlerinin uzerinde de bir perde7 vardır; dehşet verici bir azap beklemektedir onları
8 Ve oyle kimseler var ki gercekte inanmadıkları halde Biz Allah'a ve Ahiret Gunu'ne inanıyoruz derler 9 (Aslında) onlar, (boylece) Allah'ı ve imana ermiş olanları kandırmak isterler Halbuki kendilerinden başka kimseyi kandıramazlar; ve bunu da fark etmezler 10 Kalpleri hastalıklıdır, Allah hastalıklarını daha da arttırmıştır ve ısrarlı yalanlarından dolayı8 onları şiddetli bir azap beklemektedir
11 Onlara Yeryuzunde fesat yaymayın! denildiğinde Biz sadece ıslah edicileriz! diye cevap verirler 12 Gercekte onlar fesat sacan kimselerdir, ama bunu (kendileri de) idrak etmezler9
13 Onlara: Diğer insanların inandığı gibi inanın! denildiğinde, (Şu) dar kafalıların inandığı gibi mi? diye cevap verirler Gercekte onlardır dar kafalılar, ama bunu bilmezler!
14 Ve imana ermiş olanlarla karşılaştıklarında, Biz de sizin gibi inanıyoruz! derler; ama şeytani durtuleriyle10 başbaşa kaldıklarında, Aslında biz sizin yanınızdayız, onlarla sadece eğleniyoruz derler
15 Allah da bu alaycı tavırlarından dolayı onlara hak ettikleri karşılığı verecek11 ve onları kustahlıkları ile başbaşa şaşkınca bocalamaya terk edecektir 16 (Cunku) onlar, hidayete karşılık sapıklığı satın almışlar, ama ne (bu) ticaretleri onlara fayda sağlamış, ne de başka bir şekilde hidayet bulmuşlardır
17 Onların hali, ateş yakan oyle kimselerin haline benzer ki, o (ateş), cevrelerini aydınlatır aydınlatmaz Allah, goremesinler diye onların ışığını alıp onları zifiri karanlığa gomer; 18 onlar, sağır, dilsiz, kordurler; ve (artık) geriye donemezler
19 Ya da onların durumu, gokten zifiri karanlıklar icinde gok gurultusu ve şimşekle gelen şiddetli bir sağanağ(a benzer): Olumun dehşeti icinde yıldırımlardan korunmak icin parmakları ile kulaklarını tıkarlar, ama Allah hakikati inkar edenleri kudreti ile kuşatır 20 Cakan şimşekler neredeyse gozlerini alıverir; ışık verince hareket ederler, karanlık uzerlerine cokunce oldukları yerde cakılıp kalırlar
Şayet Allah dileseydi, onların işitme ve gorme kabiliyetlerini ellerinden alabilirdi:12 Cunku Allah her şeye kadirdir
21 EY İNSANLAR! Sizi ve sizden once yaşamış olanları yaratan Rabbinize kulluk edin ki O'na karşı sorumluluğunuzun bilincine varasınız 22 O ki, yeryuzunu size bir dinlenme yeri, gokyuzunu bir cardak yapmış, gokten su indirmiş ve onunla size rızık olarak meyveler cıkarmıştır: o halde Bir ve Tek İlah olduğunu bile bile Allah'a ortaklar koşmayın13
23 Eğer kulumuz Muhammed'e katımızdan safha safha indirdiğimiz vahyin14 bir kısmından şuphe ediyorsanız o zaman aynı değerde bir sure getirin (de gorelim) ve eğer dediğiniz doğruysa Allah'tan başkalarını da size şahitlik etmeleri icin cağırın15 24 Eğer bunu yapamıyorsanız ki kesinlikle yapamayacaksınız o zaman yakıtı insanlar ve taşlar16 olan, hakikati inkar edenler icin hazırlanmış ateşi bekleyin!
25 Ama imana ermiş olup doğru ve yararlı işler yapanlara, iclerinden ırmaklar akan hasbahcelerin kendilerine ait olacağını mujdele! Onlara ne zaman rızık olarak oradan bazı urunler bahşedilse, Bunlar, bize daha once bahşedilenlerin aynısıymış diyecekler Cunku onlara o gecmişte tadılanları hatırlatacak şeyler17 verilecek Onlar, orada tertemiz eşler bulacaklar ve orayı mesken edinecekler
26 Bakın, Allah, bir sivrisineği hatta ondan daha kucuk bir şeyi18 ornek getirmekten kacınmaz İmana ermiş olanlara gelince, onun Rablerinden gelen bir hakikat olduğunu bilirler Hakikati inkara şartlanmış olanlar ise, Bu ornek ile Allah ne demek istiyor acaba? derler
Bu yolla Allah, bir coğunu saptırırken bir coğunu da doğruya yoneltir, fakat fasıklardan başkasını saptırmaz, 27 onlar ki, fıtratlarına yerleştirildikten sonra Allah'a karşı taahhutlerini19 bozarlar, Allah'ın birleştirilmesini emrettiği şeyi koparıp ayırırlar ve yeryuzunu fesada verirler: İşte bunlardır husrana uğrayanlar
28 Cansız iken size hayat veren ve sizi olume goturen, sonra tekrar hayata kavuşturan ve (sonunda) Kendisine donduruleceğiniz Allah'ı nasıl inkar edersiniz?
29 Ve dunya uzerinde ne varsa sizin icin yaratan, plan ve tasarımını goklere uygulayıp onları yedi gok20 şeklinde duzenleyen O'dur; ve yalnızca O'dur her şeyin tam bilgisine sahip olan
30 İŞTE O ZAMAN21 Rabbin meleklere: Bakın, Ben yeryuzunde ona sahip cıkacak birini yaratacağım!22 demişti