Ateşin Çalınması, Pandora, Tufan ve Prometheus

Ateşin Çalınması, Pandora, Tufan ve Prometheus PROMETHEUS’UN ATEŞİ ÇALMASI 1549066357 1549066357 atesincalinmasipandoratufanveprometheus5c54e079b8d23atesincalinmasipandoratufanveprometheus5c54e079b8d23 http:bp3bloggercomF0sZFwOfIRwjdp7mavcIAAAAAAAAAEY3a44baOb12os32099gif Zeus ölümlüleri ve onların koruyucusu Prometheus’u cezalandırmak amacıyla, ve yeniden etlerini pişirmesinler diye ateşi saklar Ne var ki, uyanık prometheus Zeus’u bir kere daha kandırır Olympos’a çıkar, orada güneşin ateş ateş yanan tekerleğinden bir kıvılcım çalar ve bunu bir rezene kabı içine koyarak ve insanlara götürür Diğer bir anlatıma tarafından Prometheus ateşi Hephaistos’un ocağından çalmıştır Zeus, ateşi tekrar insanlarda görünce daha çok öfkelenmiş Ayrıca insanları Hem de kendisine aleyhinde gelen Prometheus’u cezalandırmak için yeni çareler düşünmüş PROMETHESUSUN CEZALANDIRILMASI 1549066357 1549066357 atesincalinmasipandoratufanveprometheus5c54e07a6deb1atesincalinmasipandoratufanveprometheus5c54e07a6deb1 http:bp1bloggercomF0sZFwOfIRwjd8bmavdIAAAAAAAAAEgi4q82wNCn0Us32099 Zeus ateşi çalıp insanlara vermesinden nedeniyle, Prometheus’u dehşet bir cezaya çarptırdıOnu zincirlerle Kaukasos dağında kayaya bağlatarak, kara ciğerini Ekhidna ile Typhondan doğma bir kartala yedirtti Kartal her gün gelip karaciğerini yiyiyor, ve yenilen ciğer her gün yeniden oluşuyordu Bu konuda Hesiodosta olmayan detayları Aiskhylos’un anlattıklarından öğreniyoruz3 Zeus’un geleceğiyle ilgili bir sırrı yalnızca Prometheus biliyordu Zeus bir kadınla evlenecekti Bununla çiftleşmesinden doğacak çocuk, Zeus’un egemenliğine son verecekti Zeus bu cocuğun kimden olacağını öğrenmek ve gelecekte de tahtını koruyabilmek için Prometheus’un ciğerini yiyen kartalı öldürmesi için Herakles’i gönderdi Herakles, Ekhidna ve Typhondan doğma kartalı bir okla öldürdü Zeus oğlunun bu başarısından fazla memnun olmuştu Prometheus’u baştan tanrılar katına kabul etti Diğer bir anlatıya göreyse herakles yalnızca kartalı öldürdü Fakat Prometheus’un zincirlerden kurtulması için her yerde baki olması gerekmekteydi İşte bu sırada Kentaurlarla Teselyanın efsanevi halkı Lapitler arasındaki savaşta, yanlışlıkla Herakles’in okuyla yaralanan Kentauros Kheiron, bu acıdan kurtulmak için vefat etmek istedi Ölümsüz olduğu için ölümsüzlüğünü kabul edecek birini bulması gerekiyordu Prometheus bunu kabul etti ve onu çektiği acılardan kurtardı Kendiside her yerde özgürlüğüne kavuştu ve ebedi oldu Prometheus bildiği sırrı açıkladı; Zeus, Nereus kızıTthetise gönül vermişti Bu birleşmeden doğacak çocuk, babasından daha enerjik olacaktı Zeus’u tahtından indirecekti Bu sırrı öğrenen Zeus, Thetis’i bir ölümlüyle evlendirmeyi ister Thetis ise kendisine benzeşen olarak seçilen Peleus’la evlenmemek için, deniz kızlarına has yeteneklerini kullanarak, kılıktan kılığa girdi Fakat sonunda Peleus’la evlenmeye razı oldu Peleus’la Thetis, Olyposta, tanrılar sofrasında yapılan evliliklerinden, sonradan Akhilleus doğdu PANDORA 1549066357 1549066357 atesincalinmasipandoratufanveprometheus5c54e07b36abdatesincalinmasipandoratufanveprometheus5c54e07b36abd http:bp2bloggercomF0sZFwOfIRwjeHrmaveIAAAAAAAAAEomxB7PrFZe8Qs32099 Zeus Prometheus’dan sonrada, onun suç ortağı olarak gördüğü, erkekleri cezalandırır Onlar için musibet kaynağı olarak gördüğü kadını yaratır Zeus, tanrıçalara aynı görünümde cazibeli kılmasını ve topraktan su ile yoğurmasını Hephaistosa buyurur Athena bedenini ahenkli olarak süsler el işlerini, kumaşlar, dokumasını öğretir Ve süslü kuşağını beline sarar Afrodithe yüzüne dayanılmaz istek ve zarafet serper Kharitler boynuna altın gerdanlıklar takarlar, horalar çiçeklerle saçlarını donatırlar, haberci Hermes ise ona şeytanca bir akıl ve aldatma becerisini üfler, ayrıca hitabe yetisini de verir Son olarak kıza can versinler diye Zeus, dört rüzgara esmesini söyledi Bu yaratılan kadına “tüm tanrıların armağanı anlamına gelen Pandora adının verirler Zeus Pandora’ya kapalı bir kutu vererek, Epimetheus’a gönderir Prometheus daha önceden kardeşini, Zeusdan hiçbir hediye almaması konusunda uyarmıştır Epimetheus kardeşinin öğütlerini dinlemedi Pandora’nın çekiciliğine karşı koyamadı ve onunla evlendi O zamana dek ırk, kötülüğü, hastalığı, sıkıntıyı bilmiyorlardı Yeryüzüne, bütün kötülükler bir kutunun içinde gönderilmişti Tek yapılacak kusur kutunun açılması olacaktı Pandora’da merak edip yanında getirdiği kutuyu açınca; acılar,dertler, hastalıklar ,yaşlılık, kıskançlık, çılgınlık, ahlaksızlık ,özlem yeryüzüne yayıldı Kutudan tam umut dışarı çıkmak üzereydi ki, Pandora kutuyu kapattıKutuya yalnızca umudu sokabilmişti Umut hala insanlara, kötülüklere aleyhinde durma, acılarını hafifletme cesaretini veriyor TUFAN Pandora’nın yaratılması ve yeryüzüne gönderilmesinden daha sonra, insan soyu çoğalmaya başlar Beraberinde kötülüklerde çoğalır Millet tanrılara yüz çevirirler Zeus, insan ırkını suyla değil etmeye karar verir Islak kanatlı yelleri sarar ortaya, ırmaklar, dereler, çabucak ağaçları, hayvanları, insanları, evleri sürükler Denizler birbirine karışır Sonunda tanrı sakinleşince bir kayıktaki kadınla erkeği fark eder; Prometheus’un oğlu Deukalion’nu ve Epimetheus’la Pandoranın kızı Pyrrha’yı tanır Onları Parnassos’a, su yüzeyinde görülen tek dağa yönlendirir İkisi de, tanrılara şükrederler Themis onlara, annelerinin kemiklerini alıp omuzlarının üzerinden atmalarını söyler Deukalion, bu sözlerden anladığı; her şeyin anası olan yerin kemiklerinden, taşların kastedildiğini anlar Deukalionun attığı taşlardan erkekler Pyrrha’nın attıklarından kadınlar türer * * * Olympos tanrılarının baskı ve kudretine karşılık Prometheus’da açıkgözlük ve zeka vardı Titanların ünlü isyanları sırasında tarafsızlığını muhafaza etmiş ve baş kaldırmamış bir Titan oğlu olarak Zeus’un gözüne girmeyi başardı Zeus onu Olympos’a ölmezler arasına aldı Ancak o Zeus ve arkadaşlarına karşısında kalbinde kin besliyordu böylece Tanrıları red edecek, hiçe sayacak, işleyeceği kötülüklerle en kaba hayvanlara bile taş çıkartacak, dünyanın başına bela olacak bir mahluku insanı yaratarak dedelerinin öcünü almayı planladı Prometheus’un ilk insanı su ile yok kendi gözyaşı ile yoğurduğu balçıktan yarattığı söylenir İnsan şayet de bu yüzden tabiatın en aciz mahlukuydu, kendisini koruyacak hiçbir şeyi yoktu Fil gibi kuvvetli hortumu, aslan gibi pençesi, kuş gibi kanadı, at gibi koşacak bacakları yoktu Daha doğuştan ıstırap ve üzüntüler yakasına yapışıyordu Ilk insanlar çiğ meyveler ve kanlı etlerle besleniyordu, güneşsiz oyuklarda barınıyor, sürünerek girdiği mağaralarda geceyi geçiriyorlardı Yarattığı mahluklara acıyan Prometheus onları vahşi hayvanlardan korumak ve toprağı sürmeye yarayacak aletler edinmek için madenleri işlemeyi öğretmek ve ateşi vermeyi düşündü İçi her tarafında oyuk ama tutuşabilir bir özle çizgili olan Ferule’den (Şeytantersi Ağacı) bir dal aldı ve Lemnos Adasına gitti Hephaistos’un (Alev Tanrısı) alevler saçan ocağından kavgalı bir kıvılcım çaldı Elindeki sopanın özünün içine sakladı, kendisi de bir siyah bundan başka beyaz atın aralarında tutunarak görünmeden kaçmayı başardı ve onu ilahi bir armağan olarak insanlara götürdü Derler ancak o günden sonra ateş (düşünce) beyaz ve siyahın enerjisini almıştır, onunla parlak da yaratılır karanlık da O günden sonradan ahali ateşin yardımıyla daha iyi yaşamaya başladılar Yiyecekleri pişiriyor, soğuk havalarda ısınıyor, karanlık mağaralarda çıralı odunları yakarak aydınlanıyorlardı Zamanla zavallılıklarını unutarak, kendilerini tanrılarla eşdeğer görmeye başladılar Zeus bunların olacağını bildiğinden insanlığı tanrısal ateşten mahrum bırakmıştı Kendi haberi olmadan ateşi çalan ve insanları şımartan Prometheus’a çok kızdı ve onu Kafkas Dağlarının en yalçın tepesine gönderdi Hephaistos’u (Yanardağların, ateşin, sanayinin tanrısı Aphrodite’in eşi) çağırarak bu saygısız Titan’ı bir kayaya çaktırdı İlahi demirci istemeye istemeye de olsa Zeus’a boyun eğdi Ey Prometheus dedi Bu çekiçleri ve bu zincirleri görüyor musun? Bunlar senin bahtsızlığını ve benim sonsuz üzüntümü hazırlayacaklar Seni bu vahşi kayaya çivileyeceğimArtık sen buradan hiç insan sesi işitmeyeceksin, teselli ve merhamet etmek sana yüzünü göstermeyecek, güneşin kavgalı ışınlarıyla kuruyarak ceset çiçeğin solacak Fazla sonradan gece yıldızlı mantosunun aşağıda geldiğinde sen kalbinde bitmez acılar bulunan bir üzüntü nöbetçisi, bu dehşet yerde, hiç dinlenmeden, uyku nedir bilmeden, dizlerini bükmeden yalnız başına kalacaksın İniltilerini acımasız kayalardan diğer duyan olmayacak boşuna feryat edeceksin Bunları söyleyen Hephaistos bahtsız Prometheus’un ayaklarına, kollarına kırılmaz zinciri geçirdi, sağlam kayaya çaktı Bununla da bitmedi Her sabah kocaman bir kartal geliyor ve süzülüp Prometheus’un ciğerlerini yiyordu Sivri tırnaklarını göğsüne batırıyor, ciğerini didikliyordu Akşama dek onun yediği ciğer, gece sabaha dek tekrar eski haline geliyor ve cefa aynen devam ediyordu Bu cefa 30 yıl sürdü, sonradan Zeus onu affetti ve ölmezler arasına aldı Başka bir mite göre de Prometheus heykel yapmasını haberdar olan bir Titan’dı yalnızca bir insan yok birçok adamlar yapmış ve onlara can vermişti Atölyesinde kollar, bacaklar, gövdeler, kafalar, kalpler yapıp, birbirine ekleyerek tamamladığı heykelleri raflara diziyordu O sırada Dionysos (Şarap Tanrısı) atölyeye geldi, fazla çalıştın yoruldun, azıcık dinlenip içelim dedi Prometheus atölyesine döndüğünde sarhoştu Bu yüzden bir takım hatalar yaptı, küçük bir gövdeye koca bir baş, kocaman bir gövdeye ait olan kolları ufak bir gövdeye taktı Derler fakat hayatta koca başların, uzun bacakların, derme çatma vücutların sebebi de Prometheus’un sarhoş anlarıdır Yunanlılara tarafından Prometheus yalnızca erkekleri yaratmıştı Bayan o devirde mevcut değildi İnsanların ömürleri güzel geçiyor, neşe içinde yaşıyor, rahatlık içinde ölüyorlardı Ne zamanki ateşi elde ettiler, gururlanıp Tanrılığa soyundular Madenleri eritip silahlar yaptılar, birbirlerini boğazladılar, Prometheus’un verdiği seytani zekayla erdemlerini kaybedip, kabalaştılar, tüm iyi huyları kalplerinden kovdular Manevi bir sefalete düştüler Eğer Prometheus aklın sembolü olan ilahi ateşi Tanrılardan çalıp insanlara vermeseydi, bu mahluk bu dek sefil olmayacaktı Prometheus’un kurnazlıkla çaldığı akıl onları şımartınca Zeus yalnız erkeklerden ibaret olan bu yüzsüz ve terbiyesiz mahlukların başına bela olarak kadını yolladı Zeus sanatkâr bir Tanrı olan Hephaistos’u çağırdı ve ona kadını yaratmasını emretti Hephaistos balçığı su ile yoğurdu ve eşi Aphrodite’i model alarak ilk bakirenin vücudunu yaptı Heykel bitince onun kalbine ruh yerine Prometheus’un çaldığı ateşten bir kıvılcım koydu Bütün tanrı ve tanrıçalar ona bir şeyler armağan etti ve ona Pandora (bütün armağan) ismini verdiler Aphrodite çekicilik, Hermes hıyanet ve aldatıcı sözler, Zeus da esrarlı bir kutu hediye etti ve ona bu kutuyu katiyen açmamasını söyledi Zeus Pandora’yı Prometheus’un kardeşi Epimetheus’a armağan olarak yolladı Her ne dek Prometheus kardeşine Zeus’tan gelen hiçbir hediyeyi kabul etmemesini söylediyse de Pandora’nın güzelliğine hayran olan Epimetheus onu alıp insanların arasına götürdü Pandora dünyaya kazanç gelmez sabırsızlık ve merakla “Acaba kutunun içinde ne var? diyerek kapağını açtı Kutunun içinden hastalık, hüzün, yalan, riya, şehvet, insanların felaketini hazırlayan ne varsa fırlayıp kuşlar gibi uçuşarak dünyaya yayıldı Pandora hatasını anlayıp kutuyu kapattı fakat geç kalmıştı, bu vesileyle insanları yaşatacak, avuntu edecek “ümit de kutunun içinde kapalı kaldı Zeus ilk kadınla birlikte tüm fenalık ve ıstırapları da dünyaya göndermişti Buna karşın Zeus’un kini sönmedi Bir tufan çıkararak insanları boğarak öldürmek istedi Fakat kurnaz Prometheus bir kayık yaparak kendi oğlu olan 1 erkek (Deukalion dindar insan) ve 1 dişiyi (Sofi dişil enerji, insanlığın ulaşabileceği son nokta, 7mertebeZeus’un Meliades perilerinden olma kızı olduğu söyleniyor) bu kayıkta saklayıp tufandan kurtardı Derler oysa tufandan kurtulan Deukalion Zeus’a bir kurban kesmiş, o da kendisine yalvaran bu dindarı ve eşi olan öz kızını affetmiş ve ilk adağını yerine getireceğini söylemiştir Deukalion insanlığın bitmiş yaratılmasını istedi Zeus Themis’i (hak tanrıçası) çağırdı Themis “başınıza birer örtü sarınız, kemerlerinizi çözünüz ve yerden aldığınız taşları arkanıza atınız dedi Deukalion’un attığı taşlar erkeklere, Sofi’nin attıkları ise kadınlara dönüştü Onlar 2 defa taştan yaratıldıklarından her şeye katlandılar İşte Prometheus ve insanlığın masalı… Masallar , Evrensel ve ebedi, gereksiz yurtsuz ve Sahiplenilemeyen, İnandığınız sürece olan… En gözü kara, en umutlu zamanlarımız değil miydi Çocukluğumuz? Unuttuk, uzaklaştık, Büyüdük! Oysa defalarca yanımızda yok mi? Periler, cadılar, kurnaz tilkiler, alçak kurtlar, Baş Döndürücü kargalar, haramiler, krallar, kraliçeler, Prensler,prensesler… Herkesin her şeyin masalı yok mu? Birinin masalıdır ola ki aslolan yaşam da! Biz de o masalın kahramanları… Oysa masallara inananların bildiği gibi, Bütün masalların ortak yönü sonucudur!