Forumda yenilikler devam etmektedir , çalışmalara devam ettiğimiz kısa süre içerisinde güzel bir görünüme sahip olduk daha iyisi için lütfen çalışmaların bitmesini bekleyiniz. Tıkla ve Git
x

Son konular

Atatürkün kitle iletişim araçlarına verdiği önem

Atatürkün kitle iletişim araçlarına verdiği önem
0
121

iltasyazilim

FD Üye
Katılım
Ara 25, 2016
Mesajlar
0
Etkileşim
17
Puan
38
Yaş
36
F-D Coin
14
Atatürkün kitle iletişim araçlarına verdiği tartma

Kitle iletişim araçları ve özelikle de basın, Milli Kurtuluş Savaşında olduğu gibi devrim sürecinde de Atatürke ve çağdaşlaşma hamlelerine yardım vermiştir Gücünü halktan alan Atatürk, devrimleri benimsetme yolunda baskı ve baskı yapma yerine ikna ve kamuoyu oluşturma yöntemlerine başvurmuştur

Basının umumi hayatta ve Cumhuriyetin ilerleme ve gelişmesinde sahip olduğu vazifeler yüksektir Basının bütün ve geniş hürriyeti iyi kullanması hususunun sağduyu olduğunu kayda değerdir

Atatürk

Kitle iletişim araçları, özellikle okumayazma bilmeyi gerektirmeyen radyo ve televizyon, eksik gelişmiş ya da gelişmekte olan ülkelerde toplumsal gelişmede ya da modernleşmede kimi koşulların yerine getirilmesi ve değişkenlerin kontrol altına alınmasında kullanılmıştır Tüm yenileşme çabalarında, geleneksel toplumlardan modern toplumlara geçişte ulusallaşma, ulusal devlet kurma, ulusal bir siyasa izleme, milli bir kültür yaratma ve bunu halka yayma esas amaçlardan biri olmuştur Yenileşmenin, değişmenin, çağdaşlaşmanın bu temel aşaması, Atatürk devriminin ulusçu, demokrat, laik, cumhuriyetçi içeriğiyle girişilen her eylemde göz önünde tutulmuştur

Atatürkün kitle iletişim araçları hakkındaki sözleri

Basın, milletin ortak sesidir Bir milleti aydınlatma ve irşatta, bir millete yoksul olduğu fikrî gıdayı vermekte, hulâsa bir milletin hedefi saadet olan ortak bir istikamette yürümesini teminde, basın başlı başına bir zor, bir mektep, bir rehberdir (1922)

Basının bütün ve geniş hürriyeti iyi kullanmasının, ne derecede nazik bir gidişat olduğunu söylemeye gereksinim görmem Her türlü kanuni kayıtlardan evvel bir kalem sahibinin ilme, ihtiyaca ve kendi siyasi telakkilerine olduğu kadar vatandaşların hukukuna ve memleketin, her türlü hususi telakkilerin üstünde olan, yüksek menfaatlerine de uyarı ve saygı duymak manevi zorunluluğu, ana bu mecburiyettir ama umumi düzeni tedarik edebilir aynı zamanda bu yolda yanılma ve hata olsa bile; bu kusuru düzeltecek etmen ve vasıta; basın hürriyetinden doğan mahzurların giderilme vasıtası, tekrar basın hürriyetidir (1924)

Gazeteciler, gördüklerini, düşündüklerini, bildiklerini samimiyetle yazmalıdır (1929)

Gazeteciler kanunun ve umumun menfaatlerinin tersine muamelelere tanık ve vakıf oldukları takdirde gerekli yayında bulunmalıdır (1923)

Basın hürriyetinin mahzurlarının giderilmesinin tekrar basın hürriyetiyle olası olduğuna dair bu büyük meclisin yol manzara ve düzenleme sahasında hoş karşılanan esaslar, eğer Cumhuriyetin ruhu olan faziletten yoksun kendini bilmezlere, basının sinesinde haydutluk fırsatını verirse, eğer halkı aldatan ve içten yoldan çıkaranların fikriyat sahasındaki uğursuz tesirleri, tarlasında çalışan suçsuz vatandaşların kanlarını akıtmasına, yuvalarının dağılmasına sebep olursa ve eğer en nihayet haydutluğun en kötüsünü göze alan bu gibi kimseler, kanunların özel müsaadelerinden istifade imkânını bulursa, Büyük Halk Müziği Meclisi öğretici ve ezici kudretinin müdahale ve uyarması kuşkusuz gerekli olur (1925)

Özel maksatla neşriyat yapan bir takım gazetelerin, halkın ekseriyeti üstünde yaptığı etki, her memlekette olduğu gibi o gazetelerin lehinde değildir (1924)
Cumhuriyet devrinin kendi zihniyet ve ahlakıyla donanmış basınını yeniden ancak Cumhuriyetin kendisi yetiştirir (1925)

Matbuat hiçbir sebeple tahakküm ve nüfuza ast tutulamaz (1923) *
 
858,505Konular
982,658Mesajlar
33,045Kullanıcılar
LetStingSon üye
Üst Alt