iltasyazilim
FD Üye
Atatürkün Heykeltraş ve Heykel Sanatına Verdiği Siklet
Atatürk sanatı ve sanatçıyı sevdiği dek çok siklet verirdi
Örneğin daha önce kimsenin ağırlık vermediği bir dal olan Operanın bile ülkenizde ilk kez yazılıp, oynanması Atatürk'ün doğru olmuştu
Heykel ve resimide fazla sever her fırsatta sergi açılması isterdi lakin ne yazık kı ülkenizde o zaman kadar ne fotoğraf, ne de heykel sanat dalları gelişmişti
Meşhur Taksim heykelinin yapılmasında da fazla kayda değer rolü vardı Lakin o, kendi heykelinin yapılmasını değil, çeşitli konularda heykeller yapılarak halkımıza resim ve heykel sevgisi belirlemek istiyordu
Kendi heykellerinin yapılmasını hiç istemedi, lakin baktı ancak, onun heykelleri doğru millet bu sanat dalı ile tanışıyor seviyor, o yüzden müsade verdi
İşte bunu anlatan Cemal Kuntay ın Taksim heykeltraşına yazdığı şiir ile beraber çok güzel bir anısı!
«Hatta o yapılan heykellerini de istemedi Yalnız «heykel» istedi! Memlekete heykel mefhumu girsin, diye! Bu baskı mefhumu memlekete, ancak Onun heykeli soka bilirdi, ve sağlığında yapılan heykellerine onun için razı oldu
Burada bir vakayı yazmadan geçemiyeceğim : Taksimdeki heykelini yapan Kanonikaya yazdığım şiiri, Atatürk 'e okumuşlardı
Kanonika'yı kastederek ve mütadı olduğu üzere fazla hoş gülerek bana sordu:
Ne istedin ondan?
Sizi istedim Paşam, dedim
Böylece ise, şiirini oku diğer taraftan senden dinleyeyim, deyip
0 zaman yüzüm neşeyle dolarak okuduğumu, bugün sesim yaşlarla dolarak tekrarlayacağım:
KANONİKA
Şüphesiz bilirsin, onu cümbür cemaat gibi kimdir,
Lakin onu sen anlatamazsın o, bizimdir
Bilmem fakat bu ellerle o temsilcilik edilir mi?
Her neyse Nedir malzemen taş mı, demir mi?
Mermerse eğer cansız olan rengine nur beygir,
Değil, tunç ise bünyanı avuçlarla ateş kat
Yıldızlan mezcet gece renginde demirse,
Yansın içi nisyan onu,h kemirirse
Yıldızlar, ateş oklu fecirler avucunda,
Bir meşale olsun kürenin binbir ucunda!
Nabzındaki kan taştaki nabzında da vursun,
Gökten iniyormuş, uçuyormuş gibi dursun!
Hayretle bakıp seçmeliyim kol mu, kanat mı?
Dinlendiği bir dal mı cihan, bindiği beygir mı?
Sırtında tutuşsun da, uçsun da şafaklar,
Tarihe «benimdir diye bassın o ayaklar
Özgür başların ikbali biriksin de başında,
Kurtardığı sancak alev olsun bakışında
İnsan boyu olsun fakat eflAke sürünsün,
Göğsünde de bir milletin ebAdı görünsün
Dağ parçalarından da mehip olsun omuzlar;
Sırtında tüm mAmelekim var, vatanım var
Mithat Cemal KUNTAY *
Atatürk sanatı ve sanatçıyı sevdiği dek çok siklet verirdi
Örneğin daha önce kimsenin ağırlık vermediği bir dal olan Operanın bile ülkenizde ilk kez yazılıp, oynanması Atatürk'ün doğru olmuştu
Heykel ve resimide fazla sever her fırsatta sergi açılması isterdi lakin ne yazık kı ülkenizde o zaman kadar ne fotoğraf, ne de heykel sanat dalları gelişmişti
Meşhur Taksim heykelinin yapılmasında da fazla kayda değer rolü vardı Lakin o, kendi heykelinin yapılmasını değil, çeşitli konularda heykeller yapılarak halkımıza resim ve heykel sevgisi belirlemek istiyordu
Kendi heykellerinin yapılmasını hiç istemedi, lakin baktı ancak, onun heykelleri doğru millet bu sanat dalı ile tanışıyor seviyor, o yüzden müsade verdi
İşte bunu anlatan Cemal Kuntay ın Taksim heykeltraşına yazdığı şiir ile beraber çok güzel bir anısı!
«Hatta o yapılan heykellerini de istemedi Yalnız «heykel» istedi! Memlekete heykel mefhumu girsin, diye! Bu baskı mefhumu memlekete, ancak Onun heykeli soka bilirdi, ve sağlığında yapılan heykellerine onun için razı oldu
Burada bir vakayı yazmadan geçemiyeceğim : Taksimdeki heykelini yapan Kanonikaya yazdığım şiiri, Atatürk 'e okumuşlardı
Kanonika'yı kastederek ve mütadı olduğu üzere fazla hoş gülerek bana sordu:
Ne istedin ondan?
Sizi istedim Paşam, dedim
Böylece ise, şiirini oku diğer taraftan senden dinleyeyim, deyip
0 zaman yüzüm neşeyle dolarak okuduğumu, bugün sesim yaşlarla dolarak tekrarlayacağım:
KANONİKA
Şüphesiz bilirsin, onu cümbür cemaat gibi kimdir,
Lakin onu sen anlatamazsın o, bizimdir
Bilmem fakat bu ellerle o temsilcilik edilir mi?
Her neyse Nedir malzemen taş mı, demir mi?
Mermerse eğer cansız olan rengine nur beygir,
Değil, tunç ise bünyanı avuçlarla ateş kat
Yıldızlan mezcet gece renginde demirse,
Yansın içi nisyan onu,h kemirirse
Yıldızlar, ateş oklu fecirler avucunda,
Bir meşale olsun kürenin binbir ucunda!
Nabzındaki kan taştaki nabzında da vursun,
Gökten iniyormuş, uçuyormuş gibi dursun!
Hayretle bakıp seçmeliyim kol mu, kanat mı?
Dinlendiği bir dal mı cihan, bindiği beygir mı?
Sırtında tutuşsun da, uçsun da şafaklar,
Tarihe «benimdir diye bassın o ayaklar
Özgür başların ikbali biriksin de başında,
Kurtardığı sancak alev olsun bakışında
İnsan boyu olsun fakat eflAke sürünsün,
Göğsünde de bir milletin ebAdı görünsün
Dağ parçalarından da mehip olsun omuzlar;
Sırtında tüm mAmelekim var, vatanım var
Mithat Cemal KUNTAY *
Türkiye'nin en güncel forumlardan olan forumdas.com.tr'de forumda aktif ve katkısı olabilecek kişilerden gönüllü katkıda sağlayabilecek kişiler aranmaktadır.