iltasyazilim
FD Üye
Atatürkün din ile ilgili sözleri
Atatürkün laiklik ile ilgili sözleri
Atatürkün din ve laiklik hakkında sözleri
atatürkün din ve laiklik ile ilgili vecizeleri
Tarih hakikatleri tahrif eden bir sanat değil belirten bir ilim olmalıdır Bu minik harbte bile askerî dehâsı dek siyasî görüşüyle de yükselen bir insanı cezbeli bir derviş gibi tasvire yeltenen cahil serseriler bizim tarih çalışmamıza katılamazlar Muhammed bu harb sonunda çevresindekilerin direnmelerini yenerek ve kendisinin yaralı olmasına bakmayarak galip düşmanı takibe kalkışmamış olsaydı bugün yeryüzünde müslümanlık diye bir varlık görülemezdi
1923
Bizim dinimiz en mâkul ve en tabiî bir dindir Ve fakat bundan dolayıdır ki son din olmuştur Bir dinin tabiî olması için akla fenne ilme ve mantığa uyması lâzımdır Bizim dinimiz bunlara adamakıllı uygundur
1923
Büyük dinimiz çalışmayanın insanlıkla alâkası olmadığını bildiriyor Bazı kimseler zamanın yeniliklerine uymayı kâfir edinmek sanıyorlar Belli Başlı küfür onların bu zannıdır Bu hatalı yorumu yapanların amacı İslâmların kâfirlere tutsak olmasını arzu etmek değil de nedir? Her sarıklıyı hoca sanmayın öğretmen olmak sarıkla yok beyinledir
1923
Bizim dinimiz milletimize değersiz ağırkanlı ve aşağıda olmayı nasihat etmez Aksine Allah da Peygamber de insanların ve milletlerin layık ve şerefini muhafaza etmelerini emrediyor
1923
Bilhassa bizim dinimiz için herkesin elinde bir ölçü vardır Bu ölçü ile hangi şeyin bu dine yerinde olup olmadığını kolayca takdir edebilirsiniz Hangi şey ama akla mantığa halkın menfaatine uygundur; biliniz ancak o bizim dinimize de uygundur Bir şey akıl ve mantığa milletin menfaatine islâmın menfaatine uygunsa kimseye sormayın O şey dinîdir Eğer bizim dinimiz aklın mantığın uyduğu bir din olmasaydı çok iyi olmazdı son din olmazdı
1923
Türk milleti daha dindar olmalıdır yani bütün sadeliği ile dindar olmalıdır aramak istiyorum Dinime şahsen hakikate nasıl inanıyorsam buna da o kadar inanıyorum Şuura aykırı ilerlemeye mâni hiçbir şey ihtiva etmiyor
1923
Milletimiz din ve dil gibi adaleli iki fazilete maliktir Bu faziletleri hiçbir şiddet milletimizin kalb ve vicdanından çekip alamamıştır ve alamaz
1923
Efendiler ve ey ahali iyi biliniz oysa Türkiye Cumhuriyeti şeyhler dervişler müritler mensublar memleketi olamaz En içten ve en hakikî tarikat medeniyet tarikatıdır
1925
Bizi yanlış yola sevkeden soysuzlar bilirsiniz oysa çok defa din perdesine bürünmüşler sâf ve temiz halkımızı defalarca din kuralları sözleriyle aldata gelmişlerdir Tarihimizi okuyunuz dinleyiniz Görürsünüz ama milleti mahveden esir eden harabeden fenalıklar her zaman din örtüsü altındaki küfür ve kötülükten gelmiştir
1923
Din bir vicdan meselesidir Herkes vicdanının emrine uymakta serbesttir Biz dine saygı gösteririz Düşünüşe ve düşünceye rakip değiliz Biz yalnızca din işlerini halk ve devlet işleriyle karıştırmamağa çalışıyor; kaste ve fiile dayanan taassupkâr hareketlerden sakınıyoruz Gericilere asla fırsat vermeyeceğiz
1922
Ey arkadaşlar! Tanrı birdir büyüktür; kutsal inanışların belirtilerine bakarak diyebiliriz ama: Millet iki sınıfta iki devirde mütalâa olunabilir Ilk atama insanlığın çocukluk ve gençlik devridir İkinci devir beşeriyetin buluğ çağı ve olgunluk devridir
1922
İnsanlık birinci devirde tıpatıp bir çocuk gibi tıpkı bir genç gibi yakından ve maddaî vasıtalarla kendisiyle meşgul olunmayı gerektirir Allah kullarının lâzım olan olgunlaşma noktasına erişinceye dek içlerinden vasıtalarla dahi kullariyle meşgul olmayı tanrılık özelliğinin gereklerinden saymıştır Onlara Hazreti Âdem Aleyhisselâmdan itibaren tanıdık ve meçhul sayısız denecek dek fazla nebiler peygamberler ve elçiler göndermiştir Fakat Peygamberimiz vasıtasiyle en son dinî medenî gerçekleri verdikten sonra bundan böyle insanlıkla aracı ile temasta bulunmağa lüzum görmemiştir İnsanlığın anlama derecesi aydınlanma ve olgunlaşması bir uçtan bir uca her kulun direkt tanrısal düşüncelerle temas kabiliyetine eriştiğini kabul buyurmuştur ve bu sebepledir ama Cenabı Peygamber peygamberlerin sonuncusu olmuştur ve kitabı en eksiksiz kitaptır
1922
Muhammedi bana cezbeye tutulmuş ışıltısız bir derviş gibi tanıttırmak gayretine kapılan bu gibi cahil adamlar onun yüksek şahsiyetini ve başarılarını asla kavrayamamışlardır Anlamaktan da fazla uzaktan görünüyorlar Cezbeye tutulmuş bir derviş Uhud Muharebesinde en büyük bir komutanın yapabileceği bir plânı nasıl düşünür ve başvuru formu edebilir?
1923
Din vardır ve lâzımdır Temeli fazla sağlam bir dinimiz var Malzemesi iyi; fakat bina uzun asırlardır ihmale uğramış Harçlar döküldükçe yeni harç yapıp binayı güçlendirmek lüzumu hissedilmemiş Aksine olarak birçok tanıdık olmayan öğe tefsirler hurafeler binayı daha fazla hırpalamış Bugün bu binaya dokunulamaz tamir de edilemez Oysa zamanla çatlaklar derinleşecek ve sağlam temeller üstünde yeni bir bina ayarlamak lüzumu hasıl olacaktır
1922 *
Atatürkün laiklik ile ilgili sözleri
Atatürkün din ve laiklik hakkında sözleri
atatürkün din ve laiklik ile ilgili vecizeleri
Tarih hakikatleri tahrif eden bir sanat değil belirten bir ilim olmalıdır Bu minik harbte bile askerî dehâsı dek siyasî görüşüyle de yükselen bir insanı cezbeli bir derviş gibi tasvire yeltenen cahil serseriler bizim tarih çalışmamıza katılamazlar Muhammed bu harb sonunda çevresindekilerin direnmelerini yenerek ve kendisinin yaralı olmasına bakmayarak galip düşmanı takibe kalkışmamış olsaydı bugün yeryüzünde müslümanlık diye bir varlık görülemezdi
1923
Bizim dinimiz en mâkul ve en tabiî bir dindir Ve fakat bundan dolayıdır ki son din olmuştur Bir dinin tabiî olması için akla fenne ilme ve mantığa uyması lâzımdır Bizim dinimiz bunlara adamakıllı uygundur
1923
Büyük dinimiz çalışmayanın insanlıkla alâkası olmadığını bildiriyor Bazı kimseler zamanın yeniliklerine uymayı kâfir edinmek sanıyorlar Belli Başlı küfür onların bu zannıdır Bu hatalı yorumu yapanların amacı İslâmların kâfirlere tutsak olmasını arzu etmek değil de nedir? Her sarıklıyı hoca sanmayın öğretmen olmak sarıkla yok beyinledir
1923
Bizim dinimiz milletimize değersiz ağırkanlı ve aşağıda olmayı nasihat etmez Aksine Allah da Peygamber de insanların ve milletlerin layık ve şerefini muhafaza etmelerini emrediyor
1923
Bilhassa bizim dinimiz için herkesin elinde bir ölçü vardır Bu ölçü ile hangi şeyin bu dine yerinde olup olmadığını kolayca takdir edebilirsiniz Hangi şey ama akla mantığa halkın menfaatine uygundur; biliniz ancak o bizim dinimize de uygundur Bir şey akıl ve mantığa milletin menfaatine islâmın menfaatine uygunsa kimseye sormayın O şey dinîdir Eğer bizim dinimiz aklın mantığın uyduğu bir din olmasaydı çok iyi olmazdı son din olmazdı
1923
Türk milleti daha dindar olmalıdır yani bütün sadeliği ile dindar olmalıdır aramak istiyorum Dinime şahsen hakikate nasıl inanıyorsam buna da o kadar inanıyorum Şuura aykırı ilerlemeye mâni hiçbir şey ihtiva etmiyor
1923
Milletimiz din ve dil gibi adaleli iki fazilete maliktir Bu faziletleri hiçbir şiddet milletimizin kalb ve vicdanından çekip alamamıştır ve alamaz
1923
Efendiler ve ey ahali iyi biliniz oysa Türkiye Cumhuriyeti şeyhler dervişler müritler mensublar memleketi olamaz En içten ve en hakikî tarikat medeniyet tarikatıdır
1925
Bizi yanlış yola sevkeden soysuzlar bilirsiniz oysa çok defa din perdesine bürünmüşler sâf ve temiz halkımızı defalarca din kuralları sözleriyle aldata gelmişlerdir Tarihimizi okuyunuz dinleyiniz Görürsünüz ama milleti mahveden esir eden harabeden fenalıklar her zaman din örtüsü altındaki küfür ve kötülükten gelmiştir
1923
Din bir vicdan meselesidir Herkes vicdanının emrine uymakta serbesttir Biz dine saygı gösteririz Düşünüşe ve düşünceye rakip değiliz Biz yalnızca din işlerini halk ve devlet işleriyle karıştırmamağa çalışıyor; kaste ve fiile dayanan taassupkâr hareketlerden sakınıyoruz Gericilere asla fırsat vermeyeceğiz
1922
Ey arkadaşlar! Tanrı birdir büyüktür; kutsal inanışların belirtilerine bakarak diyebiliriz ama: Millet iki sınıfta iki devirde mütalâa olunabilir Ilk atama insanlığın çocukluk ve gençlik devridir İkinci devir beşeriyetin buluğ çağı ve olgunluk devridir
1922
İnsanlık birinci devirde tıpatıp bir çocuk gibi tıpkı bir genç gibi yakından ve maddaî vasıtalarla kendisiyle meşgul olunmayı gerektirir Allah kullarının lâzım olan olgunlaşma noktasına erişinceye dek içlerinden vasıtalarla dahi kullariyle meşgul olmayı tanrılık özelliğinin gereklerinden saymıştır Onlara Hazreti Âdem Aleyhisselâmdan itibaren tanıdık ve meçhul sayısız denecek dek fazla nebiler peygamberler ve elçiler göndermiştir Fakat Peygamberimiz vasıtasiyle en son dinî medenî gerçekleri verdikten sonra bundan böyle insanlıkla aracı ile temasta bulunmağa lüzum görmemiştir İnsanlığın anlama derecesi aydınlanma ve olgunlaşması bir uçtan bir uca her kulun direkt tanrısal düşüncelerle temas kabiliyetine eriştiğini kabul buyurmuştur ve bu sebepledir ama Cenabı Peygamber peygamberlerin sonuncusu olmuştur ve kitabı en eksiksiz kitaptır
1922
Muhammedi bana cezbeye tutulmuş ışıltısız bir derviş gibi tanıttırmak gayretine kapılan bu gibi cahil adamlar onun yüksek şahsiyetini ve başarılarını asla kavrayamamışlardır Anlamaktan da fazla uzaktan görünüyorlar Cezbeye tutulmuş bir derviş Uhud Muharebesinde en büyük bir komutanın yapabileceği bir plânı nasıl düşünür ve başvuru formu edebilir?
1923
Din vardır ve lâzımdır Temeli fazla sağlam bir dinimiz var Malzemesi iyi; fakat bina uzun asırlardır ihmale uğramış Harçlar döküldükçe yeni harç yapıp binayı güçlendirmek lüzumu hissedilmemiş Aksine olarak birçok tanıdık olmayan öğe tefsirler hurafeler binayı daha fazla hırpalamış Bugün bu binaya dokunulamaz tamir de edilemez Oysa zamanla çatlaklar derinleşecek ve sağlam temeller üstünde yeni bir bina ayarlamak lüzumu hasıl olacaktır
1922 *