Atatürkün bilime ve teknolojiye verdiği önem

Atatürkün teknolojiye verdiği tartı özet olarak


Atatürk ’ün esas inanışlarından ve onun akıl sistemi olan Atatürkçülüğün unsurlarından biride ; ilmin ve aklın rehberliği altında kesintisiz çağdaşlaşmadır Diğer bir terim ile ; her çağın ilim ve teknolojisinin rehberliği ve getirdiği yeniliklerin ışığı aşağı toplumun çağdaşlaşma, modernleşmeyi sürdürmesidir

Atatürk bilim ve teknolojinin önemini “Dünyada her şey için , medeniyet için, hayat için , galibiyet için en gerçek yol gösterici ilimdir,fendir İlim ve fennin dışarıda yol gösterici aramak gaflettir, cehalettir, doğru yoldan sapmaktır sözleri ile açıkca göstermiştir

Türk milletini geri bırakan sebepler; Cumhuriyet devrine dek hakiki anlamda bilim ve teknolojiyi izleyebilen bir dönemin yaşanmamış olmasıdır bu nedenle Türk Milletinin uygar , çağdaş ve müreffeh millet olarak varlığını takviye etmek devingen idealini kendisine gösteren Atatürk; bu ideale ulaşmakta , bilim ve teknolojinin önemini belirtmiş “Bu millete gideceği yolu gösterirken ,dünyanın her türlü ilminden, buluşlarından,ilerlemelerinden istifade edelim demiştir

Atatürkçülük ’te ; akılcılığın temeli olan bilim ve teknoloji her alanda esas alınmalıdır Atatürkçülük ,ilerlemenin temeli olan çağdaş bilim ve teknik esaslarının, her alanda kılavuz kabul edilmesini gerektirmektedir Bilim ve teknolojide ileri almak , her türlü mücadelede başarılı olmanın koşuludur Bu amaçla tüm etkinlikler bilim ve teknoloji temeline oturtulmalı, bilim ve teknolojinin sınırları daima genişletilmelidir

Atatürk büyük Nutkunda Türkiye Cumhuriyeti ‘nin kurulmasında esas ilke olarak bilim ve tekniğin esas alındığını dile getirmiş ve ayrıca “Milletimizin siyasi,sosyal hayatında ,milletimizin fikri terbiyesinde de rehberimiz ilim ve fen olacaktır diyerek bilim ve teknolojinin kullanılacağı öteki alanları da göstermiştir

Uygar dünya büyük bir çabucak değişmekte ve gelişmektedir Bu değiştirme ve gelişmelere uymamız gerekir Medenilik yolunda başarının gelişme ile mümkün olduğunu kabul eden Atatürk ; “Yaşam ve geçime egemen olan kuralların vakit ile değiştirme , gelişme ve yenilenmesi zorunludur Medeniyetin buluşlarının , tekniğin harikalarının dünyayı değişiklikten değişikliğe uğrattığı bir devirde asırlık yıkık dökük zihniyetlerle , geçmişe sadakât ile varlığın korunması muhtemel değildir demiştir

Atatürk ’e tarafından , cahillik ve taassuptan uzak, ilme ve akılcılığa dayanan uygarlık yolu, toplumlar için gerekli bir yoldur Çünkü “Uygarlık pek adaleli bir ateştir oysa, ona pervasız kalanları yakar,yok eder Medeni olmayan millet ve toplumlar daima uygar olanların ayakları aşağıda kalmaya hükümlü olacaklardır Fakat Atatürk, Türk Milletinin, karakter, çalışkanlık , zeka , milli birlik özelliklerinin yanısıra ilerleme ve medeniyet yolunda , yürümekte olduğunu elinde ve kafasında tuttuğu meşale müspet ilim olduğu için , Türk Milletinin bu uygarlık yarışını kazanacağına inanmaktadır *