Atatürk' ün Söylediği Özlü Sözler...

Atatürk' ün Söylediği Kısa Ve Öz Sözler

İki Mustafa Kemal vardır;
Biri ben, et ve kemik, geçici Mustafa Kemal İkinci Mustafa Kemal, onu benkelimesiyle ifade edemem; o, ben yok, bizdir! O, memleketin her köşesinde yeni us, yeni hayat ve büyük ışık halkası için uğraşan okumuş ve savaşçı bir topluluktur Ben, onların rüyasını temsil ediyorum Benim teşebbüslerim, onların özlemini çektikleri şeyleri memnun etme içindir O Mustafa Kemal sizsiniz, hepinizsiniz Geçici olmayan, yaşaması ve başarılı olması gereken Mustafa Kemal odur!

Ne mutlu Türkümdiyene

Benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır, ama Türkiye Cumhuriyeti ebediyen payidar kalacaktır

Bu millete fazla şey öğretebildim lakin onlara uşak olmayı bir türlü öğretemedim

Yurtta sulh, cihanda sulh

Memleketin efendisi gerçek müstahsil olan köylüdür

Doğruyu söylemekten korkmayınız

Beni bakmak çağrıda bulunmak mutlaka yüzümü görmek aramak değildir Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu yeterlidir

Türkiye Cumhuriyeti mutlu, varlıklı ve muzaffer olacaktır

Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur

Türkiye Cumhuriyetinin temeli kültürdür

Süngülerle, silahlarla ve kanla kazandığımız askeri zaferlerden sonra, kültür, bilim, fen ve ekonomi alanlarında da zaferler kazanmaya devam edeceğiz

Galibiyet, Zafer benimdirdiyebilenindir Başarı ise, Başaracağımdiye başlayarak sonunda Başardımdiyebilenindir

Bağımsızlık verilmez, alınır

Milleti kurtaranlar yalnız ve ama öğretmenlerdir

Öğretmenler: Yeni nesiller sizlerin eseri olacaktır

Türk Milleti bağımsız yaşamış ve bağımsızlığı varolmalarının yegane koşulu olarak kabul etmiş gözü kara insanların torunlarıdır Bu ırk hiçbir vakit özgür olmadan yaşamamıştır, yaşayamaz ve yaşamayacaktır

Biz Türkler tarih baştan başa hürriyet ve istiklale timsal olmuş bir milletiz

Milletimiz davranışlarında ve gayretlerinde sarsılmaz bir tamlık gösterdiği için başarılı olmuştur

Ne dek varlıklı ve müreffeh olursa olsun, istiklâlden mahrum bir halk, medenî insanlık karşısında uşak almak mevkiinden yüksek bir muameleye lâyık sayılamaz

Bağımsızlık ve özgür benim karakterimdir Ben milletimin en büyük ve ecdadımın en değerli mirası olan özgürlük aşkı ile batmış bir adamım Çocukluğumdan bugüne değin ailevî, hususî ve resmî hayatımın her safhasını yakından bilenler bu aşkım malumdur Kendimce bir millete şerefin, haysiyetin, namusun ve insanlığın ceset ve beka bulabilmesi mutlaka o milletin serbest ve bağımsızlığına sahip olmasıyla kaimdir Ben şahsen bu saydığım vasıflara, fazla ehemmiyet veririm Ve bu vasıfların kendimde mevcut olduğunu iddia edebilmek için milletimin de aynı vasıfları taşımasını esas koşul bilirim Ben yaşabilmek için mutlaka egemen bir milletin evladı kalmalıyım Bu sebeple milli özgürlük bence bir yaşam meselesidir Ahali ve memleketin menfaatleri icap ettirirse, insanlığı teşkil eden milletlerden her biriyle medeniyet icabı olan arkadaşlık ve siyaset münasebetlerini büyük bir hassasiyetle takdir ederim Oysa, benim milletimi esir etmek isteyen herhangi bir milletin, bu arzusundan vazgeçinceye dek, amansız düşmanıyım

Milli hakimiyet o kadar bir nurdur fakat, onun karşısında zincirler erir, taç ve tahtlar batar, mahvolur Milletlerin esirliği üstüne sabit müesseseler baştan yıkılmaya mahkumdurlar

Cumhuriyet düşünce serbestliği taraftarıdır Cana Yakın ve yasal elde etmek şartıyla her fikre saygı duyarız

Hakimiyet pervasız ve kayıtsız şartsız milletindir

Yine De bize milliyetçi derler Lakin, biz böylece milliyetçileriz ama, işbirliği eden tüm milletlere derin saygı ve riayet ederiz Onların milliyetlerinin tüm icaplarını tanırız Bizim milliyetçiliğimiz herhalde hodbince ve mağrurca bir milliyetçilik değildir

Bilelim ki ulusal benliğini bilmeyen milletler başka milletlere yem olurlar

Milli mücadelelere şahsî doyumsuzluk değil, milli ideal, ulusal onur sebep olmuştur

Türk çocuğu ecdadını tanıdıkça daha büyük işler yapmak için kendinde şiddet bulacaktır

Ulusal his ile dil arasındaki senet fazla kuvvetlidir Dilin milli ve zengin olması, ulusal hissin gelişmesinde esas etkendir Türk dili, dillerin en zenginlerindendir Yeter oysa, bu dil şuurla işlensin Ülkesini, yüksek bağımsızlığını korumasını haberdar olan Türk milleti, dilini de yabancı diller boyunduruğundan kurtarmalıdır

Bir dinin tabiî olması için akla, fenne, ilme ve mantığa uygun olması lazımdır

Her fert istediğini göz önünde bulundurmak, istediğine inanmak, kendine kasıtlı olarak siyasi bir fikre sahip edinmek, seçtiği bir dinin icaplarını yapmak veya yapmamak adalet ve hürriyetine sahiptir Kimsenin fikrine ve vicdanına hakim olunamaz

Türk Milletinin istidadı ve belli kararı uygarlık yolunda, durmadan, yılmadan ilerlemektir

Uygar olmayan halk müziği, medeni olanların ayakları aşağıda kalmaya mahkumdurlar

Büyük dinimiz çalışmayanın insanlıkla hiç ilgisi olmadığını bildiriyor Bazı kimseler modern olmayı kâfir elde etmek sayıyorlar Başlıca küfür onların bu zannıdır Bu hatalı tefsiri yapanların maksadı İslâmların kâfirlere tutsak olmasını istemek yok de nedir? Her sarıklıyı öğretmen sanmayın, hoca olmak sarıkla değil, dimağladır

Arkadaşlar, efendiler ve ey ırk, iyi biliniz fakat, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz En dürüst, en reel tarikat, medeniyet tarikatıdır

Medeniyetin dikte ve istek ettiğini yapmak insan almak için yeterlidir

Biz dünya medeniyeti ailesi içinde bulunuyoruz Medeniyetin bütün icaplarını tatbik edeceğiz

Bizim devlet idaresinde takip ettiğimiz prensipleri, gökten indiği sanılan kitapların dogmalarıyla asla bir tutmamalıdır Biz, ilhamlarımızı, gökten ve gaipten yok, direkt hayattan almış bulunuyoruz

Milletimiz her güçlük ve zorluk aleyhinde, durmadan ilerlemekte ve yükselmektedir Büyük Türk Milletinin bu yoldaki hızını, her vasıtayla arttırmaya kastetmek, bizim hepimizin en kutlu vazifemizdir

İnsan topluluğu kadın ve erkek denilen iki nesil insandan mürekkeptir Kabil midir ki, bu kütlenin bir parçasını ilerletelim, ötekini ihmal edelim de kütlenin bütünlüğü ilerleyebilsin? Mümkün müdür ki, bir cismin yarısı toprağa zincirlerle ast kaldıkça öbür kısmı göklere yükselebilsin?

Ey kahraman Türk kadını, sen yerde sürünmeye değil, omuzlar üzerinde göklere yükselmeye layıksın

Anaların bugünkü evlatlarına vereceği nezaket eski devirlerdeki gibi basit değildir Bugünün anaları için gerekli vasıfları taşıyan evlat yetiştirmek, evlatlarını bugünkü hayat için etkin bir uzuv haline hazırlamak böylece fazla yüksek vasıflar taşımalarına bağlıdır Onun için kadınlarımız, hattâ erkeklerimizden çok aydın, daha çok feyizli, daha pozitif bilgili olmaya mecburdurlar; eğer gerçekten milletin anası almak istiyorlarsa

Gençler cesaretimizi takviye ve idame eden sizlersiniz Siz, almakta olduğunuz terbiye ve irfan ile insanlık ve medeniyetin, vatan sevgisinin, zihin hürriyetinin en değerli timsali olacaksınız Yükselen yeni tür, istikbal sizsiniz Cumhuriyeti biz kurduk, onu yükseltecek ve yaşatacak sizsiniz

Ben icap ettiği zaman en büyük hediyem elde etmek üzere, Türk Milletine canımı vereceğim *