Asit Yağmuru Nedir

Asit yağmurları nasıl oluşur
asit yağmuru nedir
asit yağmurları nerelerde görülür

Asidik kimyasalların kar,yağmur, sis, ham veya kuru parçacıklar halinde düşmesine asit yağmuru denir Atmosfere yayılan azot dioksit ve kükürt dioksit gazlarının kimyasal dönüşümlerden geçtikten sonradan bulutlarıdaki su damlacıkları kadar emilmesi ile oluşur sonradan bu damlacıklar yeryüzüne yağmur, kar gibi yollarla düşerler Bu toprağın asitlik miktarını arttırır ve tatlı su kaynaklarının kimyasal dengesini bozar Havadaki tipik karbondioksit konsantrasyonunda oluşan yağmurun pH'ı 56 civarındadır Bu yüzden pH'ı 56'nın altındaki yağmur asit yağmuru olarak nitelendirilir

Ama doğal asit kaynakları yüzünden yağmurun pH'ı zaten 45 ile 56 aralarında değiştiği için 50'ın altı daha dürüst bir ölçü olarak nitelendirilebilir

Asit yağmuru akarsuların zehirlenmesi ve yüksek irtifalardaki ormanların hasar görmesinin sebeplerindendir

Direk buzlarının katmanlarını incelenmesi asit yağmurlarının seviyesinin arttığını kanıtlıyor Endüstri devrimi'nin başlangıcında 6 olark ortalama pH 45 ila 4 seviyesine dek düşmüştür Bu konuda daha artı bilgi göllerde bulunan diatom isimli organizmaları inceleyerek elde edilmiştir Bu canlılar öldükten sonra göllerin dibine çökerek bir çökelti tabakası oluştururlar Diatomların açıklanmış cinsleri açıklanmış pHlarda yaşadıkları için bambaşka tabakalarda yer alan diatom sayısı da yıllar boyunca oluşan pH değişikliklerini gösterir

Endüstri devriminden beri atmosferdeki kükürt ve azot oksitlerinin seviyesi arttı Yoğun endüstrinin olduğu yerlerde arasıra 24 gibi pH oranları (sirkeninkine eşit) okunmaya başlandı Çin Halk Cumhuriyeti, Doğu Avrupa, Rusya gibi yerlerde ve rüzgarın bulutları bu ülkelerden taşıyıp yağmur bıraktıkları yerlerde asit yağmurları önemli bir problem olmaya başladı Bu bölgelerin karşılıklı özelliği kükürt açısından zengin olan kömürü elektrik ve ısı üretiminde kullanmalarıdır Lokal kirliliği devirmek için yapılan yüksek bacalar dumanı atmosferin hareketli olan bandına taşıdığı için asit yağmurlarının yayılmasına katkıda bulundu Asit yağmurlarından en çok nasibini alan yerler kirliliğin kaynağından uzaktaki yüksek rakımlı dağlar oldu

Asit yağmurları ilk olarak Endüstri Devriminin önemli şehirlerinden İngiltere Manchester'da farkedildi 1852'de Robert Angus Smith hava kirliliği ile asit yağmurları arasındaki ilişkiyi farketti 1852'de keşfedilmiş olmasına karşın 1960lara dek bu olay bilim camiasının ilgisini çekmedi Ölü göllerden birini inceleyen lk bilim adamı Kanadalı Harold Harvey oldu

Adirondack Konsülü santral emisyonlarının azaltılmasını savunan en önemli organizasyonların başında gelir Yayınladıkları Acid Rain: A Continuing National Tragedy(Asit yağmurları: Süregiden bir milli felaket) isimli raporda bu olguyla ilgili kayda değer bilgileri açıklamışlardır


Asit yağmurlarına yol açan emisyonlar Asit yağmurlarına yol açan gazların en önemlisi kükürt dioksit'tir Kükürtlü bileşiklerin kullanımı üzerindeki yoklama arttıkça nitrojen oksit de tartı kazanmaktadır Senede 70 Tg(S) SO2 fosil yakacak tüketimi ve endstriyel tüketim sonucunda, 28 Tg(S) orman yangınlarından, 78 Tg(S) de yanardağlardan atmosfere karışmaktadır


Doğal kaynaklar Asit yağmurlarına sebep olan gazların doğada yer alan en önemli kaynağı yanardağlardır Karada, bataklıklarda ve okyanusta yaşayan bazı canlılarda bu biyolojik süreçleri sonucu bu gazları yayarlar Orman yangınları da atmosfere SO2 yayarlar


İnsan faaliyetleri Asit yağmuruna yol açan en kayda değer faktör insan faaliyetidir Elektrik üretimi, fabrikalar ve motorlu araçlar gibi o kadar çok insan yapımı nesne zararlı gazları atmosfere bırakır Bu gazlar asite dönüşüp yere geri düşmeden önce yüzlerce kilometre taşınabilirlerAyrıca asit yağmuruna neden olan sebeblerden en önemlisi parfüm ve deodarantlardır *