Amerika'nın İlk Kadın Seri Katili: Lavinia Fisher

Lavinia Fisher; kocasıyla bir arada butik otel işleten günahsız bir genç kız mı, yoksa erkekleri baştan çıkartıp öldüren bir seri katil mi? Sıradan bir hırsızlık çetesi mi, yoksa hırsızlıktan da ileri giden bir kabahat makinesi mi?

Bugün sizlere; 19. yüzyılda Amerika’da doğup yaşayan, yaşadığı etrafta pek çok sırra sebep olan, vefatının akabinde 200 yıldan fazla vakit geçmesine karşın popülerliğini koruyan Lavinia Fisher’dan bahsedeceğiz.

Lavinia’nın erken yaşamı


Lavinia; Amerika’nın Güney Carolina Eyaleti’ne bağlı Charleston kentinde, 1793 yılında dünyaya geldi. Aslında Lavinia’nın Lavinia Fisher olmadan evvel sizlerle paylaşabileceğimiz bilgilerin hepsi bu kadar. Hakkında kızlık soyadı, tam olarak doğum yeri, ailesi, çocukluğu ve eğitim hayatı üzere mevzularda rastgele bir bilgi bulunmuyor.

John Fisher ile evliliği ve butik otel


Lavinia, şimdi çok erken yaşta John Fisher ile evlendi. Bu mevzuda net bilgiler bulunmasa da, Lavinia Fisher’ın 16-17 yaşlarında evlendiği ve adeta John Fisher tarafından büyütüldüğü tahmin edilmektedir.

Fisher çifti, evlilikle birlikte geçimlerini Charleston kentinin 6 mil (yaklaşık 9.5 km) uzağındaki otelden sağlıyorlardı. Kent merkezine 6 mil uzaklıkta olduğu için Six Mile Wayfaraer House (SMWH) ismini verdikleri bu otel, ekseriyetle ticaret ile uğraşan ya da uzun seyahatlere çıkmış şahıslara hizmet veren bir oteldi.

SMWH etrafında artan kayıp ihbarları


Polis merkezine farklı tarihlerde pek çok kayıp ihbarı gelmişti. Bir gün tüm bu kayıp ihbarlarındaki bir ayrıntı polislerin de dikkatini çekti. Kaybolan bireylerin neredeyse tamamının son durakları SMWH olmuştu. Bu ipucunun akabinde SMWH, polisler tarafından çembere alındı.

Polis takibinden elde edilen veriler


Polisler, ellerinde rastgele bir kanıt olmadığından dolayı, bir müddet SMWH ve Fisher çiftini takibe aldılar. Lavinia Fisher, pek çok kişi tarafından çok hoş ve çok çekici olarak tanım edilen bir bayandı. Neredeyse her erkeği, tatlı lisanı ve hoşluğu ile ikna edebilecek bir insandı.

Elde edilen bilgilere nazaran Lavinia, hoşluğunu kullanarak otele müşteri çekiyor, bazen ise yol kenarında el sallayarak araçları durduruyordu. Duran araçtaki sürücüler John tarafından soyuluyor lakin bu tehlike içeren aksiyon yerine genellikle otele müşteri çekmeyi tercih ediyorlardı.

Soygunun akabinde paklık yapılıyor


Polisler, Fisher çiftinin yaptığı soygunun farkındaydı ama polislere cinayet için daha da fazlası gerekliydi. Polislerin iddiasına nazaran; otele giren müşteriler, Fisher çifti tarafından gasp ediliyor ve akabinde da büsbütün ortadan temizleniyordu. Kayıp ihbarlarında bu yüzden tüm oklar Fisher çiftinin otelini gösteriyordu.

Fisher çiftinin, otele davet ettikleri ya da kendi isteğiyle gelen müşterilere karşı uyguladıkları strateji çoklukla birebirdi. Müşteriye yemek ve çay ikram edilirdi. Bu esnada kalmaya istekli olmayan müşteriler, Lavinia’nın çekiciliğine yenik düşerek otelde bir gece de olsa konaklamak isterlerdi lakin içtikleri çayın içinde uyku ilacı olduğunu hesap edemezlerdi.

Bu kere baltayı taşa vurdular


Yine günlerden bir gün, varlıklı ve saygın bir tüccar olan John Peeples, Fisher çiftinin oteline gelir ve uzun seyahatinden dolayı gece burada dinlenmek istediğini söyler. Lavinia Fisher, şu an hiç boş odalarının olmadığını ama kendisine yemek ve çay ikram edebileceğini söyler.

Pek beğenilen bir bayan olan Lavinia’yı kırmayan Peeples, yemeğini yer lakin yemek boyunca kendisine tuhaf tuhaf bakan John’un bakışlarından rahatsız olur. Yemekten sonra Lavinia, Peeples’a bir odalarının boşaldığını ve burada kalabileceğini söyler ve çay ikram eder. Peeples, John’un rahatsız edici bakışlarından dolayı çayı içmek istemez ancak ısrarcı Lavinia’yı da kırmak istemediğinden; bir fırsatını bulup çayı döker ve içmiş üzere davranır.

Peeples canını güç kurtardı


Peeples, odasında dinlenirken sesleri duyulan Fisher çiftini dinler ve bir yandan da uyuyormuş üzere davranır. John ve Lavinia odaya girer, odada gizlenen tüneli açarlar. Tüneli fark eden Peeples, pencereden atlayarak kaçmanın kendisi için birinci ve son fırsat olacağını düşünerek aşağıya atlar ve çabucak polis merkezine giderek olanları anlatır.

Otele baskın düzenlemek için bir kıvılcım arayan polisler, otelde yaptıkları aramalarda çok sayıda uyku ilacı ve uzunca tüneller bulur. Ayrıyeten bu tünellerin uzandığı birtakım yerlerde ceset kesimlerine da rastlanır.

Fisher çifti tutuklandı


Yaşananların ardından Fisher çifti ve 2 işçi tutuklandı. Olaylarla hiçbir ilgisi olmadıkları katılaşan 2 işçi hür kalırken; John ve Lavinia ise yargı karşısına çıktı.

Yargı karşısına çıkan Fisher çifti, ölüm cezasına çarptırılmak isteniyordu ancak ortada cinayet işlediklerine dair hala net bir delil da bulunmuyordu. Buna karşın mahkeme, hırsızlık kabahatlerinden dolayı John ve Lavinia Fisher’a mevt cezası verdi.

Öleceğini bildiği halde eşini yalnız bırakmadı


İdam gününü bekleyen Fisher çifti, idam gününe kadar kaldıkları hapishaneden kaçış planı hazırladılar. Bir gece, plan doğrultusunda John, hapishaneden kaçmayı başarırken Lavinia başarısız oldu. John ise, eşini yalnız bırakmak istemediği için kendi isteğiyle teslim olarak hapishaneye geri döndü.

Bu kaçış denemesinden sonra Fisher çiftine hapishanede daha berbat davranıldı. Bilhassa Lavinia, günlerce şiddet ve tecavüze maruz kaldı.

Fisher çifti için beklenen gün


Ölüm cezasının uygulanacağı gün, Lavinia’nın idamını engelleyebilecek yasal bir boşluk fark edildi. Kânuna nazaran evli bayanların idam edilmesi mümkün değildi ama bu yasal boşluk, birinci evvel John’un cezalandırılması ile son bulacaktı zira John’un vefatı ile Lavinia artık evli olamazdı.

John, cezasını çekmek üzere idam sehpasına gelene kadar pak olduğunu beyan etse de; ip boynuna geçirildiğinde söylediği tek şey “yaşananlar için özür dilerim” oldu ve hayata veda etti.

Lavinia ise, idam merasiminden evvel nedendir bilinmez, gelinlik giymek istedi ve son kelam olarak kalabalığa yanlışsız dönerek “cehenneme iletmek istediğiniz bir bildiri varsa artık bana söyleyin, ben iletirim” dedi ve celladından evvel davranarak ayağının altındaki sandalyeyi tekmeledi. Lavinia, şimdi 27 yaşında ve Amerika'nın birinci bayan seri katili unvanıyla cezalandırılmış oldu.

Fisher çiftinin vefatının akabinde yaşananlar


Her ne kadar Fisher çifti, katil oldukları düşünüldüğü için mevt cezasına çarptırılsa da; ne kayıp bireylerin cesetleri ne de Fisher çiftinin katil olduğuna dair bir delil bulunamadı.

Özellikle de Lavinia’nın idamından sonra bölgede birçok kez hayalet ihbarı yapıldı ve pek çok insan Lavinia’nın saf olmasına karşın idam edilmesinden dolayı hayaletinin insanları rahatsız ettiğini söylüyor.

Hayalet savının arkasındaki gerçek


Pek çok sefer insanlar Lavinia hayaletinin kentte gezdiğini sav etse de bu argümanın gerisindeki en büyük güç, her yıl bölgeye pek çok turist getiren çeşit firmalarıdır. Bilhassa etkileyici bir kıssaya sahip olan Lavinia’nın oteli, hapishanesi ve idam edildiği yeri görmek isteyen pek çok insan, bölgeyi ziyaret etmektedir ve bölge iktisadı için en önemli gelir kaynaklarından biri de bu olaydır.

Olayla ilgili yüzlerce belgesel, televizyon programı ve araştırmalar yapılırken; Bruce Orr’ın Six Miles to Charleston: The True Story of John and Lavinia Fisher isimli kitabı, hususla ilgili en tesirli kaynaklardan biri olarak ön plana çıkıyor.

Peki ya sizler Lavinia Fisher ve yaşananlar hakkında neler düşünüyorsunuz?

Kaynaklar: 1 / 2 / 3 / 4 / 5 /