Türkiye'nin en güncel forumlardan olan forumdas.com.tr'de forumda aktif ve katkısı olabilecek kişilerden gönüllü katkıda sağlayabilecek kişiler aranmaktadır.
iltasyazilim
FD Üye
Ahmed Kuddûsi hayatı
Ahmed Kuddûsi hakkında data
Ahmed Kuddûsi Anadolu velîlerinin büyüklerindendir1769 senesi Rabî'ulevvel ayının on birinci gecesi, Niğde'nin Bor kazâsında dünyaya gelmiştirBüyük bir velî olan babası, rüyâsında üç ay gördü Ortadaki ay öteki aylardan daha büyük ve parlaktı Bu rüyânın tâbirinde kendisinin üç oğlu olacağını ve ortanca oğlunun büyük bir velî ve âlim olacağını anladı
Ahmed Kuddûsî, minik yaşta babasından ders almaya başladı Ahrâriyye yolunun edebini babasından öğrendi Onun tarîkat hakkındaki tavsiyelerine harfiyyen riayet edip gece gündüz şevkle çalıştı, bütün amelleri gönülden yaptı Kısa zamanda velîlik basamaklarında yükseldi
Ahmed Kuddûsî, o vakit medreselerde okutulan ilimleri öğrenmek için de uzun müddet medrese tahsîli fark etti 1786 senesinde babası vefât edince,ilâhî bir işâret üzerine Turhal'a gitti Turhal'daki Turhal Şeyhi denilen zâtın sohbetlerinde bulunarak kemâle erdi Oradan bir arkadaşı ile ayrılıp Erzincan'a geldi Sert geçen kış mevsimi yüzünden Erzincan'da birkaç ay kaldı Yaz gelince, Erzincan'dan ayrılarak, önce Şam'a oradan da Mısır'a vardı sonradan hac farîzasını gerçekleştirmek için Mekkei mükerremeye gitti Bu ilk Hicaz seferinde Hira ve Uhud dağında, hazreti Hamza ve Uhud harbinin öteki şehîdlerinin medfûn, gömülü bulunduğu sahada ve dağın kayalıkları arasındaki mağaralarda uzun günler uzlette kendi başına kaldı Mescidi Nebî çevresinde riyâzetler çekti Resûlullah efendimizin lütuf ve hitaplarına kavuşarak, üstün derecelere yükseltildi
Ahmed Kuddûsî, ilki 1807 ve 1810 senelerinde olan OsmanlıRus savaşlarına katıldı Böylece sünnete uyarak, nefsini ıslâh etmek için yaptığı halvet, yalnızlık elem ve riyâzetleri yâni cihâdı asgarı cihâdı ekberle, yâni nefsle yaptığı savaşlarla da tamamladıBir süre Anadolu'da kalan Kuddûsî hazretleri tekrar Hicaz'a gitti Uzun müddet Mekke ve Medîne arasındaki ıssız çöllerde, dağlarda nefsini tezkiyeye, safiyyete ulaştırmak için çektiği çileler, onun derecesini bir kat daha yükseltti Bu sırada günlük yiyeceği, her gün belirli saatte kendiliğinden gelen bir ceylanın verdiği süttü
Ahmed Kuddûsî, Hicaz'dan Bor'a döndükten sonradan, çoğu din düşmanının düşmanlıkları sebebiyle, on üç yıl kadar evinde inziva hayâtı yaşadı giderken, bir gün Cumâ vaktinden önce bir tanıdığı, misâfir olarak evine geldi Cumâ vakti yaklaştığı hâlde Ahmed Kuddûsî hiçbir tez canlı göstermedi O zât Cumâya gitmek için izin istedi Ahmed Kuddûsî; Birazcık daha beklesen iyi olacaktı Namazdan sonra seni beklerimbuyurarak misâfirini uğurladı Cumâdan daha sonra azıcık gecikerek gelen misâfir zât, yemekle berâber tâze hurma ve o mevsimde Bor'da olmayan tâze sebzeler ikrâm edilince, fazla şaşırdı ve; Efendim, hurma ve sebzeler buranın olamaz Siz Cumâyı nerede kıldınız?diye sorunca, Kuddûsî hazretleri; Evlâdım söz dinleyip, azıcık daha beklesen, ihlâsının karşılığını görecek, bizimle birlikte sen de Cumâyı Kâbei muazzamada kılacaktınbuyurdu
Ahmed Kuddûsî hazretleri, lüzum şiirlerinde, gerekse mektup ve sâir yazılarında, adalet yolundaki tehlikelere dikkatleri çekerek, bu yoldaki sâdıklarla, sapıkların hâl ve durumlarını tekrar tekrar anlatmaktadır Ehli dünyâ ile mülhid ve dinsize yaklaşmamayı, câhil ve inatçı sofulardan kaçınmayı, küfür ehli ile münâfıklardan güçlü olarak sakınmayı, hased, kin, istihzâ ve nemîme, dedikodu ehlinden uzaklaşıp onlarla berâber olmamayı öğüt ederdi Tekrar Ahmed Kuddûsî hazretleri, Allahü teâlânın rızâsını taleb etmeyi, mülk, mevkî, şan ile dünyâya ve maddeye âit her şeyin sevgisini kalbden çıkarmayı nasihat etmekte, kalbde kurulmuş sevgisi olmayan; mülk, mülk, makam ve mevkînin de bir mahzuru olmadığını belirtmektedir Ahmed Kuddûsî, İslâmı tek bir tam olarak görür İslâmiyete uyanı ve İslâmın yüceliğini açıklamak için, devrindeki sağlam idârecilerle pâdişahları çoğu defâ methetmiş ve onlara itâatı nasihat etmiştir Müslümanların eğer fitneye uyup, din ve devletine ihânet etmezse, yer ve gök ehlinden duâ ve yardım alacaklarını, şâyet din ve devletine ihânet ederlerse cefa ve belâlara uğrayacaklarını belirtirdi
Ahmed Kuddûsî, farz, vâcib ve sünnet olan ilimleri bilip, kendisine kâfi olanını öğrendikten sonra, ilmi ile amel ederek, Allahü teâlâyı anmaya devâm etmeyi bütün eserlerinde tekrarlamaktadır Baş olmak, dünyâlık elde etmek veyâ halkı başına toplayıp, onların derin saygı ve hizmetlerini celbetmenin, insanı şeytana oyuncak edeceğini her zaman anlatan Ahmed Kuddûsî; Azâzil'i (şeytanı), Bel'âm bin Baûrâ'yı, Bersisa'yı ve sahâbeden iken dünyâlıklara mağlûb olan Sa'lebe'yi anlatmaktadır Allahü teâlâya kulluğu, Allahü teâlânın emri için yapmayı, yeterince ilim ve bilgiyi kazanıp farzı ayn olan bilgileri edinmeyi, bu şartların kazanılmasından sonradan da ihlâs ile zikir, fikir ve şükür ibâdetlerini gücü yettiği nisbette yerine getirmeyi nasihat etmektedir
1849 (H 1265) senesi Cemâzilâhır ayında Bor'da vefât etti Vasiyeti üstüne Eski Mezarlık'a defnedildi
Son yıllarda mezarlıkları şehir dışına nakletme hususundaki genel bir karar üstüne, Ahmed Kuddûsî hazretlerinin kabri bugünkü kabristandaki ziyaretgâh olan yerine nakledildi
Ahmed Kuddûsî'nin eserleri şunlardır:
1) Dîvânı Kuddûsî,
2) Külliyâtı Kuddûsî Efendi: Bu külliyât, şu eserlerden meydana gelmiştir: Dîvân, Pendnâme, Vasiyetnâme, İcâzetnâme, Nesâyihı Ahmed Kuddûsî, HazînetülEsrâr ve GanîmetülEbrâr, Medâyıh Risâlesi, Muhtasar Tıbbı Nebevî, Mektuplar, Farklı Alanlara Yönlendirilmiş konularda Arabça risâleler *
Ahmed Kuddûsi hakkında data
Ahmed Kuddûsi Anadolu velîlerinin büyüklerindendir1769 senesi Rabî'ulevvel ayının on birinci gecesi, Niğde'nin Bor kazâsında dünyaya gelmiştirBüyük bir velî olan babası, rüyâsında üç ay gördü Ortadaki ay öteki aylardan daha büyük ve parlaktı Bu rüyânın tâbirinde kendisinin üç oğlu olacağını ve ortanca oğlunun büyük bir velî ve âlim olacağını anladı
Ahmed Kuddûsî, minik yaşta babasından ders almaya başladı Ahrâriyye yolunun edebini babasından öğrendi Onun tarîkat hakkındaki tavsiyelerine harfiyyen riayet edip gece gündüz şevkle çalıştı, bütün amelleri gönülden yaptı Kısa zamanda velîlik basamaklarında yükseldi
Ahmed Kuddûsî, o vakit medreselerde okutulan ilimleri öğrenmek için de uzun müddet medrese tahsîli fark etti 1786 senesinde babası vefât edince,ilâhî bir işâret üzerine Turhal'a gitti Turhal'daki Turhal Şeyhi denilen zâtın sohbetlerinde bulunarak kemâle erdi Oradan bir arkadaşı ile ayrılıp Erzincan'a geldi Sert geçen kış mevsimi yüzünden Erzincan'da birkaç ay kaldı Yaz gelince, Erzincan'dan ayrılarak, önce Şam'a oradan da Mısır'a vardı sonradan hac farîzasını gerçekleştirmek için Mekkei mükerremeye gitti Bu ilk Hicaz seferinde Hira ve Uhud dağında, hazreti Hamza ve Uhud harbinin öteki şehîdlerinin medfûn, gömülü bulunduğu sahada ve dağın kayalıkları arasındaki mağaralarda uzun günler uzlette kendi başına kaldı Mescidi Nebî çevresinde riyâzetler çekti Resûlullah efendimizin lütuf ve hitaplarına kavuşarak, üstün derecelere yükseltildi
Ahmed Kuddûsî, ilki 1807 ve 1810 senelerinde olan OsmanlıRus savaşlarına katıldı Böylece sünnete uyarak, nefsini ıslâh etmek için yaptığı halvet, yalnızlık elem ve riyâzetleri yâni cihâdı asgarı cihâdı ekberle, yâni nefsle yaptığı savaşlarla da tamamladıBir süre Anadolu'da kalan Kuddûsî hazretleri tekrar Hicaz'a gitti Uzun müddet Mekke ve Medîne arasındaki ıssız çöllerde, dağlarda nefsini tezkiyeye, safiyyete ulaştırmak için çektiği çileler, onun derecesini bir kat daha yükseltti Bu sırada günlük yiyeceği, her gün belirli saatte kendiliğinden gelen bir ceylanın verdiği süttü
Ahmed Kuddûsî, Hicaz'dan Bor'a döndükten sonradan, çoğu din düşmanının düşmanlıkları sebebiyle, on üç yıl kadar evinde inziva hayâtı yaşadı giderken, bir gün Cumâ vaktinden önce bir tanıdığı, misâfir olarak evine geldi Cumâ vakti yaklaştığı hâlde Ahmed Kuddûsî hiçbir tez canlı göstermedi O zât Cumâya gitmek için izin istedi Ahmed Kuddûsî; Birazcık daha beklesen iyi olacaktı Namazdan sonra seni beklerimbuyurarak misâfirini uğurladı Cumâdan daha sonra azıcık gecikerek gelen misâfir zât, yemekle berâber tâze hurma ve o mevsimde Bor'da olmayan tâze sebzeler ikrâm edilince, fazla şaşırdı ve; Efendim, hurma ve sebzeler buranın olamaz Siz Cumâyı nerede kıldınız?diye sorunca, Kuddûsî hazretleri; Evlâdım söz dinleyip, azıcık daha beklesen, ihlâsının karşılığını görecek, bizimle birlikte sen de Cumâyı Kâbei muazzamada kılacaktınbuyurdu
Ahmed Kuddûsî hazretleri, lüzum şiirlerinde, gerekse mektup ve sâir yazılarında, adalet yolundaki tehlikelere dikkatleri çekerek, bu yoldaki sâdıklarla, sapıkların hâl ve durumlarını tekrar tekrar anlatmaktadır Ehli dünyâ ile mülhid ve dinsize yaklaşmamayı, câhil ve inatçı sofulardan kaçınmayı, küfür ehli ile münâfıklardan güçlü olarak sakınmayı, hased, kin, istihzâ ve nemîme, dedikodu ehlinden uzaklaşıp onlarla berâber olmamayı öğüt ederdi Tekrar Ahmed Kuddûsî hazretleri, Allahü teâlânın rızâsını taleb etmeyi, mülk, mevkî, şan ile dünyâya ve maddeye âit her şeyin sevgisini kalbden çıkarmayı nasihat etmekte, kalbde kurulmuş sevgisi olmayan; mülk, mülk, makam ve mevkînin de bir mahzuru olmadığını belirtmektedir Ahmed Kuddûsî, İslâmı tek bir tam olarak görür İslâmiyete uyanı ve İslâmın yüceliğini açıklamak için, devrindeki sağlam idârecilerle pâdişahları çoğu defâ methetmiş ve onlara itâatı nasihat etmiştir Müslümanların eğer fitneye uyup, din ve devletine ihânet etmezse, yer ve gök ehlinden duâ ve yardım alacaklarını, şâyet din ve devletine ihânet ederlerse cefa ve belâlara uğrayacaklarını belirtirdi
Ahmed Kuddûsî, farz, vâcib ve sünnet olan ilimleri bilip, kendisine kâfi olanını öğrendikten sonra, ilmi ile amel ederek, Allahü teâlâyı anmaya devâm etmeyi bütün eserlerinde tekrarlamaktadır Baş olmak, dünyâlık elde etmek veyâ halkı başına toplayıp, onların derin saygı ve hizmetlerini celbetmenin, insanı şeytana oyuncak edeceğini her zaman anlatan Ahmed Kuddûsî; Azâzil'i (şeytanı), Bel'âm bin Baûrâ'yı, Bersisa'yı ve sahâbeden iken dünyâlıklara mağlûb olan Sa'lebe'yi anlatmaktadır Allahü teâlâya kulluğu, Allahü teâlânın emri için yapmayı, yeterince ilim ve bilgiyi kazanıp farzı ayn olan bilgileri edinmeyi, bu şartların kazanılmasından sonradan da ihlâs ile zikir, fikir ve şükür ibâdetlerini gücü yettiği nisbette yerine getirmeyi nasihat etmektedir
1849 (H 1265) senesi Cemâzilâhır ayında Bor'da vefât etti Vasiyeti üstüne Eski Mezarlık'a defnedildi
Son yıllarda mezarlıkları şehir dışına nakletme hususundaki genel bir karar üstüne, Ahmed Kuddûsî hazretlerinin kabri bugünkü kabristandaki ziyaretgâh olan yerine nakledildi
Ahmed Kuddûsî'nin eserleri şunlardır:
1) Dîvânı Kuddûsî,
2) Külliyâtı Kuddûsî Efendi: Bu külliyât, şu eserlerden meydana gelmiştir: Dîvân, Pendnâme, Vasiyetnâme, İcâzetnâme, Nesâyihı Ahmed Kuddûsî, HazînetülEsrâr ve GanîmetülEbrâr, Medâyıh Risâlesi, Muhtasar Tıbbı Nebevî, Mektuplar, Farklı Alanlara Yönlendirilmiş konularda Arabça risâleler *
